146 63 5MB
Turkish Pages 29 Year 2017
FARMAKOLOJİ’DE ÖNEMLİ BİLGİLER (GÜN SONU ÖZET BİLGİLER)
1. Genel farmakolojideki bazı önemli tanımlar: • Disintegrasyon: Uygulanan katı farmasötik şeklin bütünlüğünü kaybetmesi, yani ufak parçacıklara ayrılmasıdır. • Di ssol ü syon : Ufak parçacıklara ayrılan ilaç molekülünün absorbe edileceği yüzeye ulaşabilmesi için mide-barsak sıvısı içinde bir miktar çözünmesidir. • C m a x : İlacın oluşturduğu konsantrasyonudur.
maksimum
kan
- Tetrasiklinlerin toplanması
kalsiyum
içeren
dokularda
6. REDİSTRİBÜSYON: • Genel anestezikler, benzodiazepinler ve barbitüratlar gibi lipofilitesi çok yüksek ilaçlar için geçerlidir. • R e d i s t r i b ü s y o n ; bir etkinin sonlandırılması mekanizmasıdır. Metabolizma ya da atılımla hiçbir ilişkisi yoktur. 7. ÖN İLAÇLAR:
• Tmax: İlacın maksimum kan konsantrasyonuna ulaşma süresidir.
• Ön ilaçlardan prednizondur.
• İyon tuzağı: Bir ilacın pH farklılığı nedeniyle belli kompartmanlarda toplanmasıdır.
• Kortizon ve prednizon hiçbir zaman lokal olarak kullanılmaz. Çünkü etki ortaya çıkartamaz.
• Tolerans: Bazı ilaçlar uzun süre devamlı kullanıldıkları zaman, başlangıçtaki dozun etki şiddetinin giderek azaldığı ve etki süresinin kısaldığı görülür. Aynı etkiyi devam ettirebilmek için dozu gittikçe artırmak gerekir. Bu duruma tolerans denir.
• Aynı steroid preparatları karaciğer yetmezlikli hastalarda da aktif metabolitlere dönüşemeyecekleri için kullanılmamalıdır.
• Taşiflaksi: Toleransın çok çabuk gelişen şekline denir. Toleranstan farkı, ilacın dozu artırılırsa da etkisinin değişmemesidir. • Terapötik indeks: LD50 / ED50 veya TD50 / ED50 ile hesaplanır. Bir güvenirlik ölçü birimidir. 2. Presistemik eliminasyona uğrayan en önemli ilaçlar: • β-blokörler • Narkotik analjezikler ve antagonistleri • Seks hormonu ilaçlar 3. Enterohepatik sirkülasyona uğrayan en önemli ilaçlar: • • • •
Steroid yapılı ilaçlar Morfin Dijitoksin Kloramfenikol
4. DAĞILIM: • Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır. • Bu bağlanma en fazla albüminle olur. • Bağlanmanın en önemli özelliği nonselektif ve reversibl olmasıdır. • Plazma proteinlerine bağlanan ilaçlar genelde lipofilik ve zayıf asidik yapıdadırlar. • α1-asit glikoprotein, lipoproteinler ve γ-globülinler ilaçları bağlayan diğer plazma proteinleridir. 5. SEKESTRASYON: • Vücuda alınan bir ilacın, belli bir hücre veya dokuya afinite gösterip o dokuda birikmesidir. • En önemli sekestrasyon örnekleri; - Glikozidlerin kas yapılarda toplanması - Klorokinin retina gibi melanin içeren dokulara afinitesinin olması - İyodun tiroid bezi içinde birikmesi - Griseofulvinin keratinize dokularda toplanması
en
önemlileri
kortizon
ve
8. OKSİDASYON: • Mikrozomal enzimlerin büyük çoğunluğu sitokrom P450 (CYP) enzimleridir, bunlara monooksijenazlar da denir. • Bu enzimler sadece karaciğerde değil, vücutta pek çok yerde hücrelerin düz endoplazmik retikulumu üzerinde yerleşmiştir. • Bu enzimlerin aktif noktasında bir demir iyonu bulunur. Fe iyonu, +2 ile +3 arasında gidip geldiği için; bu enzimler indüksiyona ve inhibisyona uğrayabilirler. • CYP enzimleri arasında ilaçların yıkımından en fazla sorumlu olan izomer; CYP3A4‛dür.
Enzim İnhibisyonu Yapan İlaçlar ü Simetidin ü Eritromisin ü Ketokonazol ü Kloramfenikol ü Metronidazol ü Amiodaron ü Sekobarbital
Enzim İndüksiyonu Yapan İlaçlar ü Barbitüratlar ü Rifampin ü Fenitoin ü Karbamazepin ü Sigara dumanı
9. Psödokolinesteraz tarafından parçalanan ilaçlar: • • • • •
Asetilkolin Atropin / Skopolamin Süksinilkolin / Mivakuryum Ester yapılı lokal anestezikler Remifentanil
10. BİYOYARARLANIM: • Absolü (mutlak) biyoyararlanım: Diğer ilaç uygulama yollarının İV ilaç uygulaması ile kıyaslanması esasına dayanır. Yapılan şey EAA (oral, sublingual, rektal, İM) / EAA (İV) oranının hesaplanmasıdır. Her zaman İV ile kıyaslanır; çünkü, İV uygulamada biyoyararlanım %100 kabul edilir. Yani ilacın tamamının sistemik dolaşıma
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
katıldığı düşünülür. Halbuki diğer veriliş yollarında mutlaka kayıp mevcuttur. • Relatif biyoyararlanım: Burada kıyaslama İV ile yapılmaz. İki tane aynı veriliş yolu kıyaslanır. Yani EAA (rektal) / EAA (rektal) veya EAA (İM) / EAA (İM) gibi. Peki fark nerede? Hasta grubunda. Normal bir hasta ile diyabetik bir hastada ya da genç bir hasta ile yaşlı bir hastada ilacın davranışı kıyaslanabilir.
• Glutamat ve aspartat (Na-K-Ca kanal reseptörleri) • 5-HT3 (Na-K kanal reseptörleri) 17. İlaçların etki mekanizmaları • Reseptörlere bağlanma • Enzim inhibisyonu • Enzim aktivasyonu • İlacın antimetabolit olması
• Biyoeşdeğerlik: Farmasötik eşdeğer olan iki müstahzarın, aynı molar dozda verilişinden sonra biyoyararlanımlarının ve böylece terapötik etkilerinin hem etkililik hem de güvenlilik bakımından aynı olmasını sağlayacak derecede benzer olmasıdır.
• Transmembranal aktif transport sistemlerinin inhibisyonu • Transmembranal iyon kanallarını açan/kapatan ilaçlar
11. Birçok önemli nörotransmitter dekarboksilasyon reaksiyonu ile sentezlenir ve bu reaksiyonun kotransmitteri piridoksin (B6)‛dır. Piridoksin olmazsa nörotransmitter sentezi gerçekleşemez.
• Yerine koyma esasına dayanan ilaçlar • Vücutta normalde inaktif durumda bulunan bir maddeyi açığa çıkaran veya aktif hale getiren ilaçlar
12. İlaçların metabolizmasında genel sıra; önce Faz I reaksiyonuna uğramak, daha sonra Faz II reaksiyonuna uğramaktır. Bu durumun önemli bir istisnası vardır. INAH önce asetillenir (faz II), sonra da hidrolize uğrar (faz I).
• Farmakolojik etki; kullanılan ilacın fiziksel veya kimyasal nonspesifik bir özelliğine bağlı olabilir
18. G PROTEİNLERİ İLE KENETLİ RESEPTÖRLERİN SUBTİPLERİ
13. İlaçların kinetik davranışları: • Birinci derece kinetikle vücuttan atılan ilaçların t1/2‛leri konsantrasyondan bağımsızdır.
G-Proteini
Efektör (enzim)
• Sıfırıncı derece kinetiğe uğrayan ilaçların t1/2‛si konsantrasyon artışı ile birlikte uzamaya başlar.
Gs
Adenilat siklaz
Stimülasyon (cAMP ↑)
14. Presistemik eleminasyon:
Etki
Gi
Adenilat siklaz
İnhibisyon (cAMP )
• Sublingual uygulamada ilacın sistemik dolaşıma ulaşmak için karaciğerden geçmesi gerekmediği için, ilaç karaciğerdeki presistemik eliminasyondan korunmuş olur.
Gq
Fosfolipaz C/A2
Stimülasyon (IP3 ve DAG ↑)
• Rektal uygulamada ise superior hemoraidal ven nedeniyle ilaç az da olsa karaciğere uğrar. Dolayısıyla rektal uygulamada ilaç az da olsa presistemik eleminasyona uğramış olur.
Golf
Adenilat siklaz
Stimülasyon (cAMP ↑)
Gt
Fosfodiesteraz
cGMP ↓
Go
-
İnhibisyon
15. Transdermal fentanil uygulama endikasyonu; terminal dönem kanser hastalarındaki ağrı tedavisidir. 16. İyon Kanalı Özelliğindeki Reseptörler: • Nikotinik asetilkolin reseptörleri (Na-Ca kanalı) • GABA ve glisin (Cl kanalı)
205
206
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
19. İKİNCİ HABERCİLERİ OLUŞTURAN ENZİMLER VE ETKİLERİ İkinci haberci
Enzim
Etki
cAMP
Adenilat siklaz
Protein kinaz A aktivasyonu
Diaçilgliserol
Fosfolipaz C
Protein kinaz C aktivasyonu
İnozitol Trifosfat
Fosfolipaz C
Sarkoplazmik retikulumdan Ca salınımı
cGMP
Guanilat Siklaz
Protein kinaz G aktivasyonu
Ca
-
Ca / kalmodulin‛e bağlı adenilat siklaz ve protein kinaz aktivasyonu
20. AGONİST VE ANTAGONİST: • Agonist; reseptöre bağlanıp (+) veya (-) etki ortaya çıkartan maddedir. Potens değeri pD 2 ile ifade edilir. • Antagonist ise reseptöre bağlanıp hiçbir etki ortaya çıkartmayan maddedir. Potens değeri pA2 ile ifade edilir. pA2 değeri kompetetif antagonizmanın potens değeridir. Nonkompetetif antagonizma için tariflenmiş herhangi bir potens değeri yoktur. 21. Parsiyel Agonizma: • Parsiyel agonistlerin tipik özelliği şudur; eğer tek başına bir kişiye parsiyel agonist verirsek agonist etki elde ederiz. Eğer bir kişiye hem full agonist hem de parsiyel agonisti birlikte verirsek, parsiyel agonist full agonisti antagonize etmeye başlar. • En önemli parsiyel agonist örnekleri: - β-blokör olan pindolol, asebutolol … - Opiyat antagonisti olan nalorfin, nalbufin … - α-blokör olan fentolamin ve ergot alkaloidleri - Anjiotensin reseptör blokörü olan saralazin - Östrojen reseptör blokörü olan tamoksifen - Serotonin reseptör blokörü olan metizerjid 22.Kompetitif antagonizmanın iki tane önemli özelliği vardır; • Birincisi, antagonistin reseptöre bağlanması reversibldir. • İkincisi, olay bir yarışmadır. Yarışmanın esası hız değil miktardır. Yani sinaptik kavşakta hangi maddenin miktarı daha yüksekse yarışı o kazanır. • Kompetitif antagonizmanın grafiğine bakarsak; grafiğin birinciye paralel olarak sağa kaydığını görürüz. Çünkü aynı etkiyi elde etmek için agonistin konsantrasyonunu artırmak gereklidir. Ancak dikkat etmek gerekir ki, maksimum etki yine elde edilebilir. Çünkü agonist bütün reseptörlerden kompetitif antagonisti kovar ve reseptörlerinin tamamını ele geçirir. 23. Nonkompetitif antagonizmanın iki tane önemli özelliği vardır; • Birincisi, antagonistin reseptöre bağlanması
irreversibldir. • İkincisi, isminden de anlaşılacağı gibi yarışma söz konusu değildir. Yani sinaptik kavşakta agonistin miktarını artırmak, reseptörleri tekrar ele geçirebileceğiniz anlamına gelmez. • Nonkompetitif antagonizmanın grafiğine bakarsak eğer; antagonist yokken elde edilen eğriden antagonistin dozu artırıldıkça giderek uzaklaşılır. Çünkü antagonistin kapattığı reseptörler kaybedilmiş reseptörlerdir. 24. Kimyasal Antagonizma: • Agonistin, antagonistle kimyasal olarak birleşmesi sonucu etkisiz hale gelmesi olayıdır. 25. Fizyolojik Antagonizma: • Bir maddenin etkisinin, ayrı bir reseptör ve mekanizma aracılığıyla ters yönde etki yapan diğer bir ilaç tarafından azaltılması veya ortadan kaldırılmasıdır.
OTONOM SİNİR SİSTEMİ 26. Gözdeki Kaslar: • Gözde üç tane kas vardır. Radial, sirküler ve siliyer kaslar. • Radial kaslar sempatik egemenlik altındadır ve gözde midriyazis ortaya çıkartır. Sempatik sistem, radial kaslarda ortaya çıkardığı konstrüksiyon ile midriyazis oluşturur. Yani midriyazis bir konstrüksiyon olayıdır. • Sirküler kaslar parasempatik egemenlik altındadır ve gözde miyozis ortaya çıkartır. Parasempatik sistem, sirküler kaslarda ortaya çıkardığı konstrüksiyon ile miyozis oluşturur. Yani miyozis de konstrüksiyon olayıdır. • Miyozis de midriyazis de konstrüksiyon olayıdır. Kaslar farklı olduğu için sonuçlar farklıdır. • Siliyer kaslar tek tip innervasyona sahip değildir. Hem sempatik hem de parasempatik innervasyona sahiptir. 27. Ter Bezleri: • Otonom sinir sistemi açısından iki tane önemli ter bezi vardır; ekrin ve apokrin. • Her iki ter bezinde de lifler sempatiktir. - Ekrin ter bezinde lifler sempatik olmasına rağmen, nörotransmitter asetilkolindir. Dolayısıyla, karşısındaki reseptör de muskariniktir. - Apokrin ter bezinde lifler sempatiktir ve nörotransmitter de noradrenalindir. Dolayısıyla karşı taraftaki reseptörler de α-reseptörleridir. 28. Kardiyovasküler sistem: Sempatik egemenlik altındadır. Peki kardiyovasküler sistemde yani damar sisteminde hiç parasempatik egemenlik yok mu? Tabi ki var. Dış genital organların erektil yapılarındaki damarlarda belirgin parasempatik egemenlik vardır. Bu yüzden de ereksiyondan parasempatik sistem sorumludur. Gastrointestinal sistem: Parasempatik egemenlik altındadır. 29. Otonom Sinir Sistemi Anatomisi: • Sempatik Sinir Sistemi: Medulla spinalis‛de T 1-L 3 arasındaki spinal sinirlerde uniblok olarak yerleşmiştir. Birinci sıra nöronlar kısa, ikinci sıra nöronlar ise uzundur.
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
• Parasempatik Sinir Sistemi: SSS‛de tek bir yerde yerleşimli değildir (III. kafa çifti (Mezensefalon), VII, IX ve X. kafa çifti (Medulla oblongata) ve omuriliğin sakral kısmı. Birinci sıra nöronlar uzun, ikinci sıra nöronlar ise kısadır. 30. NÖROTRANSMİTTERLER: • Sempatik sistemin reseptörü α ya da β‛dır. Dolayısıyla nörotransmitteri noradrenalindir (NA). Adrenal medulla istisnadır; adrenal medulladan nörotransmitter olarak büyük oranda adrenalin salınır. • Parasempatik sistemde ise organ düzeyinde reseptör muskariniktir. Dolayısıyla nörotransmitter asetilkolindir.
- Bu up-take‛i gerçekleştiren oluşum, presinaptik nöron hücre membranında bulunan sitoplazmik amin pompasıdır. ü Sitoplazmik amin pompasını kapatmak; noradrenalinin presinaptik nörona girişini engelleyeceği için katekolaminerjik aktiviteyi artırır. Bu pompayı kapatan en önemli maddeler; ð Trisiklik Antidepressanlar (TAD) ð Kokain ð Amfetamin - Presinaptik sinir içine giren NA; veziküler amin pompası ile vezikül içine sokulur. ü Veziküler amin pompasını kapatmak; noradrenalinin vezikül içine girmesine engel olduğu için katekolaminerjik aktiviteyi azaltır. Bu pompayı kapatan en önemli madde;
• Tüm otonom gangliyonlar (ister parasempatik, ister sempatik), adrenal medulla ve nöromusküler kavşakta reseptörler nikotinik olduğu için nörotransmitter asetilkolindir. 31. Botulinum toksini; • Presinaptik nöronda bulunan veziküllerin membranındaki sinaptobrevin proteinini parçalar ve dolayısıyla veziküllerin hareket etmesini önleyerek, asetilkolinin (Ach) sinaptik aralığa salınımını bloke eder. 32. Asetilkolin sentezinde hız kısıtlayan basamak; kolinin presinaptik nöron içine reuptake‛idir. Hemikolinyum bu reuptake‛in spesifik inihibitörüdür. Vesamikol ise asetilkolini vezikül içine taşıyan proteini inhibe eder ve sonuçta asetilkolinin veziküllerde depolanmasını engeller.
33. MUSKARİNİK RESEPTÖRLERİN YERLEŞİMİ LOKALIZASYON M1
SINIR DOKUSU
M2
KALP
M3
DÜZ KAS, GLANDLAR, ENDOTEL, SINIR DOKUSU
M4
OKÜLER
M5
SSS (SUBSTANTIA NIGRA/HIPOKAMPUS)
34. Katekolamin sentezindeki enzimler: • Tirozin hidroksilaz: Noradrenalin sentezinde hız kısıtlayan basamaktır. α-metiltirozin bu enzimi bloke eder. • Dopamin β-Hidroksilaz: Noradrenalini sentezleyen enzim budur (noradrenalin dopaminden oluşur) ve plazma düzeyi sempatik aktivitenin iyi bir göstergesidir. • Feniletanolamin N-Metiltransferaz (PNMT): Bu enzim esas olarak adrenal medulla ve beyinde bulunur. Bu enzimi steroidler aktive eder. 35. Noradrenalinin Etkisinin Sonlandırılması • Sinaptik aralıkta etkiyi oluşturan NA‛nın eliminasyonunda en önemli mekanizma; NA‛nın salındığı presinaptik nörona geri alınmasıdır (uptake-1 = nöronal up-take).
207
ü Rezerpin • Sinaptik aralıktaki noradrenalin bazen plazmaya kaçak yapar. Plazmadaki noradrenalin endotel hücresi içine bir re-uptake‛e daha uğrar ve etkisi sonlandırılır (uptake-2 = ekstranöronal up-take). - Bu pompayı kapayan en önemli maddeler; ü Glukokortikoidler / Mineralokortikoidler ü Fenoksibenzamin ü Teofilin
36. PARASEMPATİK VE SEMPATİK SİSTEMİ ETKİLEYEN MADDELER PARASEMPATİK SEMPATİK Re-uptake‛i bloke eden
Hemikolinyum
TAD
Hız kısıtlayıcı basamak
Kolinin re-uptake‛i
Tirozin hidroksilaz
Hız kısıtlayıcı basamağı bloke Hemikolinyum eden
Metitirozin
Depolanmayı inhibe eden
Vesamikol
Rezerpin
Salınımı aktive eden
Latrotoksin
Latrotoksin
Salınımı bloke eden
Botulin toksini Magnezyum
Nöron blokörleri Magnezyum
37. Asetilkolinin tüm sistemler üzerindeki etkileri şu şekilde formüle edilebilir: Damar düz kaslarında ve sfinkter kaslarında gevşeme, diğer düz kaslarda kasılma ve tüm dış salgılarda artış. 38. Parasempatomimetiklerin Endikasyonları: • Paralitik ileus (tonüs ve peristaltizmi artırdıkları için) (Betanekol) • Mesane atonisi ve nörojenik mesane bozuklukları (miksiyon regülasyonu sağladıkları için) (Betanekol) • Reflü özefajit (alt özefagus sfinkter basıncını artırdıkları için) (Betanekol)
208
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
• Miyastenia Gravis (asetilkolinin etkinliğini artırdıkları için) (Neostigmin)
• Süksinilkolin • Dijitaller - Önce taşikardi, çıkartan ilaç; • Kinidin
• Glokom (miyozis yaptıkları ve Schlemm kanalındaki düz kasları kastıkları için) (Pilokarpin) • Atropin, fenotiyazinler ve benzodiazepinlerle olan zehirlenmelerin tedavisi (antikolinerjik etkileri engelledikleri için) (Fizostigmin)
bradikardi
ortaya
41. Hareket hastalığının tedavisinde kullanılan iki ilaç • Antihistaminikler (H1 reseptör blokörleri) (dimenhidrinat, meklizin, buklizin, siklizin)
39. Bazı önemli parasempatomimetik ilaçlar • Betanekol: - Nörojenik mesane ve reflü özefajit tedavisinde kullanılır.
sonra
• Skopolamin 42. Atropin zehirlenmesi: • İlk ortaya çıkan belirti ağız, boğaz ve cilt kuruluğudur.
• Pilokarpin: - Dış salgılar ve ter bezleri üzerine belirgin etkiler oluşturur.
• En spesifik bulgu ani başlayan görme bozukluğudur (yakın görme bozulur).
- Hem dar (miyozis oluşturduğu için) hem de açık açılı glokomda (Schlemm kanalındaki düz kasları kasarak aköz humörün drenajını artırdığı için) kullanılır.
• Zehirlenme tedavisinde kolinerjik bir madde olan fizostigmin kullanılır.
• Arekolin: - SSS‛de öğrenme ve bellek ile ilgili reseptörlerinin selektif agonistidir.
• Dar-açılı glokom
en
• Sıcak ortam ve ateşli hastalıklar • Mide ve barsak atonisi (ileus) 44. Tropikamid: • Sikloplejik ve midriyatik etkisi en kısa süren parasempatolitiktir. Sikloplejik ve midriyatik etkisi en uzun süren atropindir.
45. Α VE Β RESEPTÖRLERİN YERLEŞTİĞİ DOKULAR VE ETKİLERİ
- Pür periferik etki ortaya çıkartır. tedavisinde
• Reflü özefajit
ağız
• Neostigmin: - Miyastenia gravis kullanılandır.
• Prostat hipertrofisi
M1
• Oksotremorin: - SSS‛de bazal gangliyonlardaki M1 reseptörlerinin agonistidir. Bazal gangliyonlarda kolinerjik aktiviteyi artırdığı için deneysel Parkinson tablosu ortaya çıkartır. • Sevimelin: - Sjögren sendromlu hastalardaki kuruluğunun tedavisinde kulanılır.
43. Parasempatolitiklerin Kullanım Kontrendikasyonları:
Doku
Etki
α1
Vasküler düz kaslar Gözde radiyal kas Pilomotor düz kas Sfinkterler Karaciğer Kalp
Konstrüksiyon Kontraksiyon (→midriyazis) Kontraksiyon Konstrüksiyon Glukojenoliz / glukoneogenez Kontraktiliteyi artırır
α2
Bazı vasküler düz kaslar Yağ hücreleri Pankreas Böbrek Trombosit
Kontraksiyon Lipolizin inhibisyonu İnsülin salınımının inhibisyonu Renin salınımının inhibisyonu Agregasyon
β1
Kalp Böbrek Yağ hücreleri
(+) inotrop ve kronotrop Renin salınımı Lipoliz
β2
Vasküler ve diğer düz kaslar Karaciğer Pankreas İskelet kası Mast hücreleri
Relaksasyon Glukojenoliz / glukoneogenez Glukagon salınımı → İnsülin salınımı Potasyumun hücre içine alımının ↑ ve tremor Histamin salınımında inhibisyon
β3
Yağ hücreleri
Lipoliz
β4
Miyokard ve SA nodül
(+) inotrop ve kronotrop
fazla
- Kürar ve benzeri kompetitif nöromusküler blokörlerin etkisini reverse etmek (geri çevirmek) için de kullanılır. • Takrin/Rivastigmin/Donepezil/Galantamin: - Alzheimer hastalığı tedavisinde kullanılan santral etkili kolinesteraz inhibitörleridr. • Ekotiofat / İzoflurofat: - Açık-açılı glokomun tedavisinde lokal olarak kullanılırlar. 40. Önce bradikardi, sonra taşikardi ortaya çıkartan üç ilaç; • Atropin
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
46. Darifenasin / Solifenasin: • Glandlar ve düz kaslardaki M3 reseptörlerinin selektif blokörüdür. • Üriner inkontinans tedavisinde kullanılırlar. 47. KUVARTERNER AMİN TÜREVLERİ • İpratropium / Oksitropium / Tiotropium: - Bronşlara selektiviteleri oldukça yüksektir. Bronkodilatasyon oluştururken mukosiliyer aktiviteyi bozmazlar. Bu da atropine belirgin bir üstünlüktür. - Glikopirolat: - Tükürük salgısını inhibe edici etkisi en güçlü olan antikolinerjiktir. • Hiyozin-N-butilbromür: - Safra kanallarına en güçlü etki gösteren antispazmodiktir. 48. İzoproterenol: • Diğer katekolaminlerden farklı olarak sadece COMT tarafından inaktive edilir, MAO tarafından parçalanmaz. 49. Efedrin: • Mikst (hem direkt hem de indirekt) etkilidir. • Amfetaminlerde olduğu gibi hem zihinsel hem de atletik performansı artırır. • Şiddetli taşikardi ortaya çıkartır. • Etkisine çok çabuk tolerans gelişir (taşifilaksi). 50. Dört önemli amfetamin: • Metilfenidat (Hiperkinetik çocuk hastalığı tedavisi) • Fenfluramin (İştah azaltıcı etkisiyle obezite tedavisi) • Hidroksiamfetamin (Pür periferik etki) • Kloramfetamin (Deneysel serotonin eksikliği) 51. α-adrenerjik reseptör blokörlerinin etkileri: • Hem arteriyollerde hem de venüllerde vazodilatasyon yaparlar. • Hem venodilatasyon yaptıkları hem de postürel homeostazı bozdukları için şiddetli ortostotik hipotansiyon ortaya çıkartırlar. • Vazodilatasyona bağlı olarak su ve tuz retansiyonu ve taşikardi ortaya çıkartırlar. • Miyozis • Apokrin ter bezlerinin salgısında azalma • Burun tıkanıklığı • Ejekülasyon inhibisyonu • Sedasyon 52. Tolazolin: • Pulmoner kan basıncını düşürdüğü için yenidoğanda görülen pulmoner hipertansiyonun tedavisinde kullanılır. 53. β-Agonist Aminler • BRONKODİLATATÖRLER: - Terbutalin / Salbutamol: ü Esas olarak bronkodilatatör olmalarına rağmen tokolitik olarak da kullanılabilirler. - Salmeterol / Formeterol:
209
ü Bronkodilatatör etkisi en uzun sürenlerdir. - Salmeterol / Pirbuterol / Prokaterol: ü En yüksek selektif β2 agonistidirler. • VAZODİLATATÖRLER (β2 agonistler): Nilidrin • Vazodilatatör etkilerini belirgin olarak çizgili kas damarlarında ortaya çıkartır. Cilt damarlarında gevşeme oluşturmadığı için Raynaud fenomeninde faydalı değildir. • KARDİYOSTİMÜLANLAR: - Prenalterol / Ksamoterol / İbopamin: ü β1 üzerinden kalbi stimüle ederler ü Oral kullanılabilir. • TOKOLİTİKLER (uterus gevşetici): Ritodrin. ü Bu etkileri β2 reseptörleri üzerinden ortaya çıkartır. Prematür doğumların engellenmesinde kullanılır. 54. Tamsulosin: • Kompetitif α1A blokördür. • Benign prostat hiperplazisinin semptomatik tedavisinde kullanılır. 55. Labetolol: • Hem α1 hem de β reseptörleri bloke ettiği için feokromasitomanın semptomatik tedavisinde en etkili ilaçtır. 56.Yalancı nörotransmitter etkisi ortaya çıkartan iki önemli ilaç: • Guanetidin
•
Metildopa
57. Depolarizasyonla blok ortaya çıkartan ilaçlar: • Nikotin • Süksinilkolin • Lityum 58. Gangliyon blokörlerinin etkileri: • Hipotansiyon • Ereksiyon (parasempatik) ve ejekülasyon (sempatik) güçlüğü • Parasempatik sistemin etkilerini ortadan kaldırır - Midriyazis - GİS‛de tonüs ve motilite azalması - Dış salgı bezlerinin salgısında (anhidroz ve kserostomi) ve mide asit salgısında azalma - İdrar retansiyonu
210
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
SANTRAL SİNİR SİSTEMİ FARMAKOLOJİSİ
• 5-HT1E: - Korteks ve putamende bulunur. • 5-HT1F: - Korteks ve hipokampusta bulunur.
59. NÖROTRANSMITTERLERIN SINIFLANDIRILMASI Ø Ø Amin yapılı Ø nörotransmitterler Ø Ø
• 5-HT2: - Davranış üzerine olan etkilerde rol oynar. - Damar (vazokonstrüksiyon) ve trombositlerde (agregasyon) bulunur.
Asetilkolin Noradrenalin / Adrenalin Serotonin Dopamin Histamin
Ø GABA Aminoasid yapılı nörotransmitterler Ø Glutamat
• 5-HT3: - GİS‛de bulantı ve kusma ile ilgili reseptördür. • 5-HT4: - GİS‛de miyenterik pleksuslarda bulunur.
Ø Glisin Ø Aspartat
• 5-HT5 / 5-HT6 / 5-HT7: - Beyinde bulunur.
Ø ATP Nükleotid yapılı nörotransmitterler Ø Adenozin
63. NMDA reseptör antagonistleri: • Magnezyum • Fensiklidin (Deneysel şizofreni) • Dizosilpin (Hipoksiye bağlı nöron harabiyetinin azaltmak için kullanılır) • Ketamin (İV genel anestezik) • Biperiden (Antiparkinson etkilidir) • Riluzol (ALS‛li hastalarda nöron harabiyetini azaltmak için kullanılır) • Memantin
Ø Hipotalamohipofizer hormonlar (ADH, Oksitosin, ACTH, GH,TRH, GnRH) Ø Endojen opioid hormonlar (Enkefalin, Endorfin, Peptid yapılı Dinorfin) nörotransmitterler Ø Taşikininler (SP, CGRP, Nörokinin A, Nöropeptit Y) Ø Barsak hormonları (VİP, Kolesistokinin, Gastrin, İnsülin, Somatostatin)
64.Benzodiazepin Mekanizmaları:
• Barbituratlar GABA-A reseptöründe direkt klor kanalına bağlanırlar. GABA‛dan bağımsız olarak klor kanallarını açarlar.
• D1 reseptörü - En çok nigrostriatal yolakta bulunur - Lokomotor sistemle ilgili fonksiyonları vardır
• Sonuçta her iki ilaç grubu da hücre içine klor girişini artırır ve hiperpolarizasyona neden olur. Böylelikle aksiyon potansiyelinin oluşumu inhibe olur. 65. Hipnosedatif ilaçların farklı özellikleri
• D2 reseptörü - Mesolimbik ve mesokortikal yollarda bulunur - Ekstrapiramidal sistemle ilgili fonksiyonları vardır
süreçlerle
ilgili
Benzodiazepinler
• D4 reseptörü
♦ ♦ ♦
• D5 reseptörü
♦ ♦ ♦
- Şizofreniden sorumlu diğer reseptör olarak tarif edilmektedir
62. Serotonin reseptörleri: • 5-HT1A: - Anksiyolitik etki gösterir. • 5-HT1B: - Presinaptik inhibitördür. • 5-HT1D: - Migren patogenezinde rol oynar. Beyindeki AV şantları kapatır.
Etki
• B e n z o d i a z e p i n ler; GABA-A reseptöründe α ve β subüniti arasına bağlanırlar ve GABA‛nın kendi reseptörüne bağlanımını artırırlar. Yani benzodiazepinlerin etki gösterebilmesi için ortamda GABA bulunması şarttır.
61. Dopamin reseptörleri:
- Limbik sistemde bulunur - Emosyonel ve kognitif fonksiyonları vardır
Barbitüratların
• GABA-A reseptörlerine bağlanarak klor kanallarını açarlar ve hücre içine (-) yük girmesine neden olurlar.
60.Presinaptik nörondan nörotransmitterin salınmasını sağlayan, aksiyon potansiyelinin plato fazında hücre içine giren Ca++‛dır. Bu Ca++‛yı presinaptik ++ nörona sokan Ca kanalları; N tipi voltaj bağımlı yavaş Ca++ kanallarıdır.
• D3 reseptörü
ve
♦ ♦ ♦ ♦ ♦
GABA bağımlı etki Büyük oranda ön-ilaçtırlar Enzim indüksiyonu yapmazlar Antitussif değildirler Analjezi yapmazlar Anksiyolitik ve hipnotik olanları farklıdır Daha az bağımlılık ve tolerans Daha az uyku bozukluğu Terapötik aralıkları daha geniş Solunum / KVS depressan etkileri daha az Kas gevşetici etkileri daha güçlüdür
Barbitüratlar ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦
GABA‛dan bağımsız etki Ön-ilaç değildirler Enzim indüksiyonu yaparlar Öksürük oluştururlar Hiperaljezi yaparlar Anksiyolitik ve hipnotik olanları aynıdır Daha fazla bağımlılık ve tolerans Daha çok uyku bozukluğu Terapötik aralıkları daha dar Solunum / KVS depressan etkileri daha fazla Antikonvülzan etkileri daha güçlüdür
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
66.Hem anksiyolitik benzodiazepinler • Diazepam • Midazolam
hem
de
hipnotik
etkili
• Flurazepam:
- Eliminasyon yarı-ömrü en uzun benzodiazepindir. (Goodman and Gilman‛s) - Benzodiazepinler içinde antiepileptik etkisi en epilepticus‛da kullanılır.
• Klordiazepoksit:
- Anksiyolitik etkisi benzodiazepindir.
• Bu nedenle karaciğer ve böbrek bozukluklarında tercih edilen kas gevşeticilerdir. Pankuronyum:
67. BENZODİAZEPİNLER:
• Diazepam:
211
antikonvülzan ve güçlüdür. Status
• Sadece nöromusküler kavşaktaki nikotinik reseptörleri bloke etmekle kalmaz, kalpteki M 2 reseptörlerini de bloke edip taşikardi oluştururlar. Bu etkiyi en belirgin olarak Gallamin oluşturur ancak artık kullanılmamaktadır. • En uzun etkili nöromusküler blokördür. Rokuronyum: • Kompetitif blokörler içerisinde etkisi en çabuk başlayandır. Mivakuryum:
en
uzun
olan
73. Süksinilkolin klorür:
• Alprazolam:
- Panik bozukluklarında kullanılabilir (İmipramin ve SSRI‛da aynı amaçla kullanılır).
• Midazolam:
- En kısa etkili benzodiazepindir. - Hem hipnotik (genel anestezi indüksiyonu) hem de anksiyolitik (anestezi premedikasyonu) olarak kullanılır. - Belirgin olarak anterograd amnezi ortaya çıkartır.
• Tüm kas gevşeticiler içerisinde etkisi en çabuk başlayan ve en kısa sürendir (çünkü plazmada psödokolinesteraz enzimi tarafından parçalanır) • “Uzamış apne” gelişimine neden olabilir. - Plazmada atipik psödokolinesteraz bulunan kişilerde görülür. - Tedavisinde akrabalık ilişkisi olmayan donörden alınan taze kan transfüze edilir. • Malign hipertermi oluşturabilir. 74. Tiokolşikozid:
68. Flumazenil: • Selektif benzodiazepin reseptör antagonistidir. GABAA ve GABAB reseptörlerini eşit oranda bloke eder. • Yüksek doz benzodiazepin alanlarda etkiyi revers etmek için ve hepatik ensefalopatinin derinliğini azaltmak için kullanılır. 69. Porfırıa‛da kontrendike ilaçlar
• Glisinerjik reseptörler üzerinde, GABA-A reseptörlerinde agonistik etkisi vardır. - GABA-A reseptör antagonisti pikrotoksin ve glisin antagonisti olan strikninin yaptığı konvülsiyonu önlerler. 75. Baklofen: • Presinaptik GABA-B reseptörlerini aktive eder. Böylelikle inhibisyonu güçlendirir.
• Barbitüratlar • Karbamazepin • Griseofulvin
76. Dantrolen sodyum:
70. Zopiklon / Zolpidem / Zaleplon: • Atipik benzodiazepin agonistleridir. • Fizyolojik uykuyu en az hipnosedatiftir.
• Kompetitif blokörler içerisinde en kısa etkilisidir.
etkileyen
71. Kompetitif nöromusküler blokörlere karşı duyarlılığın arttığı durumlar: • Miyastenia Gravis • Hipokalemi, hiponatremi, hipokalsemi, hipermagnezemi • Kollajen doku hastalıkları • Antibiyotikler (aminoglikozidler, polimiksin B, linkozamidler, tetrasiklinler) • İnhalasyon anestezikleri • Lokal anestezikler ve sınıf I antiaritmikler • Verapamil gibi kalsiyum kanal blokörleri • Lityum • Hipotermi • Asidoz 72. KOMPETETİF NÖROMUSKÜLER BLOKÖRLER: Atrakuryum bezilat / Cisatrakuryum bezilat: • Plazmada non-enzimatik olarak (Hoffman eliminasyonu), yani spontan parçalanırlar.
• Sarkoplazmik retikulumdan kalsiyum salınımını ve dolayısıyla kas kasılmasını önler. Kas düzeyindeki etkisiyle, çizgili kasları gevşetir. • En önemli kullanım yeri malign hipertermi ve malign nöroleptik sendromdur.
77. FENOTİYAZIN TÜREVLERİNİN ETKİLERİ Klorpromazin
Tioridazin
Ø En hipotansif Ø En Ø En sedatif kardiyotoksik Ø En Ø Pigmenter hepatotoksik retinopati Ø Ejekülasyon inhibisyonu Ø Antiemetik etki ∅ Ø Antikolinerjik etki çok güçlü Ø Ekstrapiramidal yan etkisi en az olan fenotiyazin
Flufenazin Ø En antiemetik Ø En antivertigo Ø En güçlü fenotiyazin
212
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
- Ekstrapiramidal yan etki oluşturan tek antidepressandır.
78. Şizoafektif bozukluklarda kullanılabilen ilaçlar: • SSRI / Nöroleptik • Amoksapin • Sülpirid
•
- NA re-uptake‛ine en selektif antidepressan ilaçlardır.
79. Haloperidol: • Antikolinerjik etkisi yoktur. • Ekstrapiramidal yan etkileri en fazla olandır. • Maninin akut tedavisinde de kullanılır 80. SELEKTİF NÖROLEPTİKLER • Sulpirid
•
Pimozid
•
• D1, D3 ve özellikle D4 reseptörlerinde belirgin blokör etkisi bulunmaktadır. • Negatif semptomları olan dirençli şizofrenilerde en etkili ilaçtır. • Serotonerjik reseptörlerden en belirgin olarak 5HT2A ve 5-HT2C reseptörlerine karşı antagonistik etki gösterir. 6 ve 7 numaralı reseptörleri de bloke eder. • Az sedasyon oluşturandır. • Ekstrapiramidal yan etkileri en az (kuetiapin gibi) olandır. • En önemli yan etkisi agranülositoz oluşturmasıdır. • Olanzapin ile birlikte antikolinerjik yan etkisi en çok olan antipsikotik ilaçtır. 82. Lidokain endikasyonları: • Dijital intoksikasyonu • Trisiklik antidepressan intoksikasyonu • Akut MI sonrası 83. SSS‛de depresyon oluşturmasına rağmen prokonvülzan etkili ilaçlar: Antipsikotikler Antidepressanlar Antihistaminikler Opiyatlar
84. ANTİDEPRESSAN İLAÇLAR
•
İmipramin: - Endikasyonları; ü Çocukluk çağı depresyonu ü Okul fobisi ü Enürezis noktürna ü Panik bozuklukları
•
Amitriptilin: - Antikolinerjik etkisi en fazla olan antidepressandır.
•
Klomipramin: - Anti-obsesyonel etkisi en güçlü olan antidepressan ilaçtır.
•
Desipramin: - NA re-uptake‛ini en güçlü bloke eden antidepressan ilaçtır.
•
Protriptilin: - En uzun etkili antidepressandır (t1/2 = 80 saat).
•
Amoksapin: - Loksapinin (bir dopamin reseptör blokörü) metabolitidir ve kendisi de bir DA reseptör blokörüdür. Böylelikle hem bir nöroleptik hem de antidepressandır.
Mianserin / Mirtazapin: - 5-HT ve NA otoreseptörlerini bloke ederek, bu nörotransmitterlerin salınımını artırır.
•
Paroksetin: - 5-HT re-uptake‛ini en güçlü bloke eden antidepressan ilaçtır.
81. Klozapin:
• • • •
Maprotilin / Oksaprotilin:
- Aktif metabolit oluşturmaz. - SSRI‛lar içerisinde en belirgin kesilme sendromu yapabilendir.
•
Sitalopram: - 5-HT re-uptake‛ine en selektif olan antidepressan ilaçtır.
85. ANTİDEPRESSANLARIN EN FAZLA VE EN AZ OLUŞTURDUKLARI ETKİLER: En antikolinerjik
Amitriptilin
En kardiyotoksik
İmipramin / Amitriptilin
En az antikolinerjik
Venlafaksin / Trazodon / Fluvoksamin
En az hipotansif
Paroksetin / Venlafaksin / Reboksetin / Fluoksetin
En hipotansif
Doksepin / Amitriptilin / Tripitramin / Nefazodon
En sedatif
Mirtazapin / Doksepin / Trazodon
En konvülzan / ajitatif Bupropion / Maprotilin En fazla seksüel disfonksiyon
SSRI‛lar
86. Maklobemid: • Selektif MAO-A inhibitörüdür. • Etkisi daha çabuk başlar (10 gün içinde). • Atipik depresyonda kullanılır. • Antikolinerjik yan etkisi yoktur. • Tüm MAO inhibitörleri kan basıncında belirgin yükselme (intrakraniyal kanama) ve baş ağrısı oluşturabilir. 87. Lityumun etki mekanizmaları: • İnozitol Monofosfataz enzimini inhibe ederek serbest inozitol oluşumunu engeller ve sinyal iletimini yavaşlatır. • Lityum moleküler olarak sodyuma çok benzer ve aynı Na+ gibi hücre içine girer ve Na+ yerine aksiyon potansiyeli oluşturur. Ancak hücre içinde etkisini oluşturduktan sonra tekrar hücre dışına kolay atılamaz. Hücre sürekli uyarılmaya bağlı olarak depolarizasyon durumunda kalır.
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
213
88. Diabetes İnsipidus benzeri tablo oluşturan en önemli ilaçlar • Lityum • Demekloksiklin • Metoksifluran • Alkol
• Fosfodiesteraz enziminin inhibisyonuna bağlı cAMP ve cGMP düzeyini artırırlar. • Psikostimülan etki oluştururlar, ancak bellek fonksiyonları üzerinde herhangi bir fasilitasyon oluşturmazlar. • En fazla teofilinde olmak üzere pozitif inotrop ve kronotrop etki gösterirler
89. Guatrojen etki oluşturan nonendokrin ilaçlar: • Barbitüratlar • Lityum • Fenilbutazon • Sülfonamid ve türevleri • Sodyum nitroprusiat • Amiodaron
• Teofilin, bronş düz kaslarını gevşetir.
90. Hem Grand-Mal hem de Absens nöbetlerinde kullanılabilen ilaçlar: • Valproik asid • Klonazepam • Lamotrigin • Zonisamid
96. Striknin: • Post-sinaptik glisin-A reseptörlerini inhibe eder. • Konvülsiyon yapıcı ilaçlar içinde en az seçici olandır. 97. Minimum Alveolar Konsantrasyon (MAK): • 100 kişinin %50‛sinde genel anestezi oluşturan dozdur. Genel anesteziklerin potensini gösterir. • En güçlü genel anestezik madde metoksifluran, en zayıf genel anestezik madde ise N2O‛dir. Fluran soyadlıların en zayıfı ise desflurandır. 98. İNHALASYON GENEL ANESTEZİKLERİ:
•
Halotan: - En kardiyotoksik ve en hepatotoksik olandır (çocuklarda hepatotoksik değildir). - En fazla malign hipertermi oluşturan genel anesteziktir.
•
92. Coombs testi pozitifliği ve otoimmün hemolitik anemi oluşturan iki dopa soyadlı ilaç • Levodopa • Metildopa
Metoksifluran: - En güçlü genel anesteziktir. - Diabetes insipidus oluşturur.
•
Enfluran: - Epileptiklerde kontrendikedir.
93. Bromokriptin:
•
İzofluran: - Güçlü vazodilatasyon yapar.
•
Desfluran: - Buhar basıncı çok yüksektir. - Fluran soyadlıların en zayıfıdır.
94. Parkinon tedavisinde dopaminerjik etkili ilaçlar en belirgin olarak bradikineziyi antikolinerij ilaçlar ise en belirgin olarak tremoru düzeltirler.
•
Sevofluran: - Bugün için bilinen en iyi inhalasyon genel anesteziğidir.
95. Kafein / Teofilin / Teobromin (Metilksantinler): • İnhibitör özellikteki adenozin reseptörlerini bloke ederler.
•
Azot protoksid/Nitröz oksid (N2O):
91. T • • • •
tipi kalsiyum kanal blokörü antiepileptikler: Etosüksimid Valproik asid Trimetadion Zonisamid
• Bir ergot alkaloididir. • Hiperprolaktinoma tedavisinde de kullanılır. • Postsinaptik D2 reseptör agonistidir.
• Eritromelalji ve retroperitoneal fibrozis yapabilir.
- Güçlü analjeziktir.
- Kas gevşetici etki ortaya çıkartmaz.
214
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
- Malign hipertermi tetiklemez. - Boşluklarda birikici özelliği vardır. - Diffüzyon hipoksisi (Fink fenomeni) yapabilir. 99. İNTRAVENÖZ GENEL ANESTEZİKLER:
•
Ketamin: - Dissosiyatif anestezi oluşturur. - Analjeziktir. - Kan basıncı ve kalp hızını artırdığı için şoklu hastada iyi bir tercihtir. - Dış salgıları artırır.
•
Propofol: - Ayaktan müdahalelerde kullanılır. - Antiemetiktir. - Gebe anestezisinde iyi bir tercihtir.
•
Etomidat: - Koroner hemodinamiyi iyi korur. - 11 β-hidroksilazı inhibe eder.
•
Midazolam: - Anterograd amnezik etkisi oldukça fazladır. - Hem anestezi premedikasyonunda hem de anestezi indüksiyonunda kullanılır.
100. • • •
Kafa içi basıncı azaltan anestezikler: Propofol Etomidat Tiopental
101. NÖROLEPT ANALJEZİ: • Fentanil + droperidol 102. NÖROLEPT ANESTEZİ: • Fentanil + droperidol + nitröz oksit 103. Lokal anesteziklerle duyuların kaybolma sırası şu şekildedir: • Ağrı • Sıcaklık • Dokunma • Propriosepsiyon • Motor 104. ESTER YAPILI LOKAL ANESTEZİKLER: • Prokain: - Etki gücü en zayıf, en kısa etkili, en fazla allerjik reaksiyona yol açan LA‛dır. • Kokain: - Vazokonstrüksiyon oluşturan tek LA‛dır. • Benzokain • Tetrakain 105. AMİD YAPILI LOKAL ANESTEZİKLER: • Lidokain: - Her tip lokal anestezide uygulanabilir. • Prilokain: - Methemoglobinemi oluşturur. • Bupivakain: - En kardiyotoksik LA‛dır. • Ropivakain: - En uzun etkili LA‛dır.
• Dibukain: - Gravimetrik etki gücü yönünden anesteziklerin en güçlüsüdür.
lokal
106. Opiyatların µ1 ve sigma reseptörleri analjezide rol oynamaz. 107. • • • • • • • • 108. • • • • • • •
Morfinin Etkileri: Spinal ve supraspinal analjezi oluşturur. Solunum depresyonu (KİBAS tablosu) geliştirir. Antitussif etkilidir. B u l a n t ı - k u s m a oluşturur (kemotrigerzonu uyararak). Miyozis oluşturur Hipotermi yapar. Histamin salınımına yol açar (hipotansiyon ve bronkokonstrüksiyon). Konstipasyon oluşturur. Opiyatların Kontrendikasyonları: Kafa travması Konvülsif hastalıklar KOAH ve kor-pulmonale Hipovolemi Adrenal yetmezlik Gebelik Prostat hipertrofisinde
109. OPİYATLAR: • Meperidin; doğum ağrılarını, uterus kontraksiyon kuvvetini düşürmeden geçirmesi nedeniyle obstetride tercih edilir. • Metadon; morfin bağımlılığının tedavisinde kullanılır. Bu ilacın kesilmesi ile en geç başlayan ve en uzun süren, ancak opiyatlar içerisinde en hafif abstinens sendromu oluşur. • Remifentanil; plazmada psödokolinesterazlar tarafından parçalandığı için en kısa etkili opiyattır. Bu nedenle sadece İV infüzyonla kullanılır. • Levometadil; en uzun etkili opiyattır. • Loperamid; antidiyareiktir. 110.Parsiyel agonist etkili opiyatlar (Daha az bağımlılık ve solunum depresyonu riski taşırlar): • Nalorfin •
Nalbufin
• Pentazosin •
Butorfanol
• Buprenorfin •
Tramadol
111. Narkotik antagonistler (Naloksan/Naltrekson): • Narkotik analjezik zehirlenmesinde kullanılırlar. • Mü reseptörlerine yüksek afiniteleri nedeniyle respiratuvar depresyon ilk düzelttikleri bulgulardan birisidir. • Bağımlılık yapmazlar. • Etkilerine tolerans gelişmez.
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
KARDİYOVASKÜLER SİSTEM FARMAKOLOJİSİ 112.İdiopatik hipertrofik subaortik stenozda dijital ve nitrat kontrendikedir. Tedavide β-blokör ya da kalsiyum kanal blokörü kullanılır.
• Hipertiroidi • Yenidoğan ve bebekler • İhtiyarlık: Yaşın ilerlemesiyle birlikte dijitalin kontraktilite etkisi belirgin olarak azalır, ancak aritmojen etkisi belirgin olarak artar. Bu nedenle dozu yükseltmek gerekir. Bu da toksisite riskini belirgin olarak artırır.
113. Dijitaller; esas olarak sistolik ve düşük debili konjestif kalp yetmezliğinin tedavisinde kullanılırlar (Diastolik ve yüksek debili kalp yetmezliğinde dijital kullanmak kontrendikedir).
120. • • •
114. Dijital pozitif inotrop etkilidirler. Bu etkiyi Na+K+-ATPaz pompasını inhibe edip, Na+-Ca++ exchanger sistemini çalıştırdıkları için intrasellüler Ca düzeyini artırarak gerçekleştirirler. Ayrıca sarkoplazmik retikulumdan da Ca++ salınımını da artırırlar.
121. Levosimendan:
115. DİJİTALİN KALP ÜZERİNE ETKİLERİ SONUÇ ETKİ Sinüs ritmi
Azalır
Atriyum eksitabilitesi Ventrikül eksitabilitesi
Azalır Azalır
Atriyum iletim hızı Ventrikül iletim hızı Purkinje iletim hızı AV düğüm iletim hızı
Yavaşlar Yavaşlar Yavaşlar Yavaşlar
Sinüs düğümü otomatizması Purkinje lifi otomatizması
Azalır Artar
116. DijitaliN EKG üzerine etkileri: • ST segmenti ve T dalgası depresyonu (Glikozidlerin etkisine en duyarlı segmentlerdir). • QT intervalinde kısalma • PR intervalinde uzama • QRS kompleksinin süresi toksik dozlarda dahi değişmez. 117. Dijital Kullanım Kontrendikasyonları: • • • • • •
İdiopatik hipertrofik subaortik stenoz (IHSS) Yüksek debili kalp yetmezliği Kalp blokları MI Semptomlu WPW sendromu Akut miyokarditler
118. Dijital Duyarlılığını Artıran Faktörler: • Hipokalemi: Dijital duyarlılığını artıran en önemli faktördür ve dijital intoksikasyonlarında çok sık görülür. • Hiponatremi / Hipomagnezemi • Hiperkalsemi • Asidoz: • Miksödem • Kaşeksi 119. Dijital Duyarlılığını Azaltan Faktörler: • Hiperkalemi • Hipokalsemi
215
En önemli diskromatopsi örnekleri: Sarı-yeşil; Dijital Kırmızı-yeşil; Etambutol Mavi; Sildenafil
• Troponin C‛ye bağlanarak, miyofibrilleri Ca++‛a karşı daha duyarlı hale getirir. Yani hücre içinde daha düşük kalsiyum konsantrasyonu ile güçlü kasılma meydana getirir. • ATP duyarlı potasyum kanallarını açarak vazodilatatör etki gösterir. Preload ve afterload‛u azaltır. • Akut konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda kullanıldığında mortalite ve morbiditeyi azaltır. 122. Asetazolamid Kullanım Endikasyonları: • • • • •
İdrar alkalinizasyonu Metabolik alkaloz tedavisi Glokom tedavisi (aköz humor salınımını azaltır) Absens nöbetleri Yükseklik hastalığı
123. Akut pulmoner ödem tedavisi: • Oturur pozisyon • Oksijen • Furosemid • Morfin (venöz dönüşü azaltır) • Vazodilatatör • Aminofilin 124. Testosteron reseptör blokörleri: • 3S (Simetidin/Spironolakton/Siproteron asetat) • Flutamid 125. Adrenerjik nöron blokörleri: • Rezerpin • Guanetidin • Guanadrel • Bretilyum • Bethanidin • Debrisokin 126. β-Blokörlerin KVS Üzerine Genel Etkileri: • • • •
(-) inotrop / kronotrop / dromotrop etki Otomatisite inhibisyonu Renin salınımında azalma Hafif ve orta dereceli KKY‛si olan (ejeksiyon fraksiyonu < %35) hastalarda; kronik -blokör kullanılması ventriküler fonksiyonları iyileştirir. • Anjinalı hastalarda egzersize toleransı artırırlar (normal kişilerde azaltırlar). 127. β-Blokörlerin kullanım endikasyonları: • Hipertansiyon • Angina (stabl ve unstabl) (Kalpte nonselektif bir depresyon yaparlar. Dolayısıyla miyokardın O 2 tüketimini düşürürler). • Kalp yetmezliği • Supraventriküler taşiaritmi (Negatif dromotrop ve kronotrop etkisi nedeniyle)
216
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
• Akut MI tedavisi ve infarktüs sonrası (artmış katekolamin düzeyi nedeniyle) profilaksi tedavisinde kullanılırlar. • Dissekan aort anevrizması • İdiopatik subaortik stenoz (Diastolik disfonksiyona bağlı kalp yetmezliği oluşturur. Dijital ve nitratların kullanılması kontrendikedir. β-blokörler ve kalsiyum kanal blokörleri tercih edilirler).
basıncını düşürürken refleks taşikardi oluşturmazlar (bu nedenle labetolol feokromasitomada en iyi ilaçtır). 131.Deksmedetomıdıne: Özellikle postoperatif ve yoğun bakım ünitelerinde sedasyon oluşturmak için kullanılır.
132. ANTİHİPERTANSİFLERİN METABOLİZMA ÜZERİNE ETKİLERİ
• Fallot tetralojisi (Nonselektif olanlar kullanılır. Çünkü vazokonstrüksiyon oluştururlar. Periferik vasküler direnç artırılmış olur) (Çömelmenin yaptığını medikal olarak yapar). • Mitral kapak prolapsusu
• Migren • Sosyal fobi / Panik anksiyetesi • Esansiyel tremor
• Hipertiroidi (Periferde T4‛ün T3‛e dönüşümünü bloke ettikleri için) 128.T4 → T3 dönüşümünü bloke eden en önemli ilaçlar: • Propiltiourasil • β-blokörler • Steroidler • Amiodaron 129.Kardiyoselektif (β1) olanların non-selektif βblokörlere bazı üstünlükleri vardır:
Lipid regülasyonunda bozulma
+
+
+
-
-
-
β-blokörler / Diüretikler Kalsiyum kanal blokörleri ACE inhibitörleri
• Kronik açık-açılı glokom (Siliyer epitelden vazodilatasyona bağlı ekstravazasyonla oluşan humör aköz miktarını azalttıkları için)
• Portal hipertansiyon (Portal hipertansiyonda damardan geçen kanın debisindeki artışla hipertansiyon vardır. Damarı kasınca içinden geçen kan miktarı ve dolayısıyla portal basınç düşer. Yani nonselektif olanlar tercih edilmelidir).
Glukoz regülasyonunda bozulma
133.VAZOSELEKTİF KALSİYUM KANAL BLOKÖRLERİ: •
Nimodipin: - Serebral damar yataklarına selektivitesi olduğu için, serebrovasküler bozukluklarda kullanılır. En kısa etki süreli kalsiyum kanal blokörüdür.
•
Amlodipin: - En uzun etki süreli kalsiyum kanal blokörüdür.
•
Nizoldipin / Nikardipin: - Vasküler selektiviteleri en yüksek kalsiyum kanal blokörüdür (kalbi en az etkileyen).
• Diyabetli hastalarda daha güvenilirdirler.
134. • • • •
• Hamilelerde uterusta kasılma oluşturmazlar.
135. SLE benzeri sendrom oluşturan en önemli ilaçlar:
• KOAH‛lı hastalarda daha az bronkokonstrüksiyon oluştururlar.
130. Labetolol / Karvedıolol / Medroksalol / Busındolol: • Hem α1 hem de β blokörüdürler. • Bu ilaçlar β1 reseptörlerini de bloke ettiklerinden, kan
KVS ile ilgili teratojenik ilaçlar: ACE inhibitörleri Anjiotensin reseptör blokörleri Oral antikoagülanlar Statinler (HMG CoA Redüktaz İnhibitörleri)
• Prokainamid • Hidralazin • Penisilamin • INAH
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
136. Sadece arteriyolleri gevşeten ilaçlar: • Kalsiyum kanal blokörleri • Hidralazin • Minoksidil • Diazoksid 137. • • • • • •
Fosfodiesteraz inhibitörü ilaçlar: Sildenafil (fosfodiesteraz 5) Metil ksantinler Amrinon/Milrinon (fosfodiesteraz 3) Pentoksifilin Papaverin Dipiridamol
138. Erektil impotansta kullanılan ilaçlar: • Sildenafil • Papaverin • Alprostadil • Yohimbin 139. Antiaritmik ilaçlar ya aksiyon potansiyeli süresini uzatır, ya da aksiyon potansiyeli süresini kısaltır. Aksiyon potansiyeli süresini kısaltanlar IB, II ve IV‛dür. Diğerleri (IA, IC ve III) aksiyon potansiyeli süresini uzatırlar. Aksiyon potansiyeli süresini en fazla uzatan ilaçlar Grup III antiaritmiklerdir. 140. Pulmoner alveolit ve fibrozis oluşturan ilaçlar: • • • • • • •
Bleomisin Busulfan Metotreksat Tokainid Amiodaron Penisilamin Nitrofurantoin
141. Antiaritmiklerin EKG‛deki Etkileri: • PR intervalini en fazla uzatan; - AV düğümün iletkenliğini en fazla baskılayan adenozindir. • QRS kompleksinin süresini en fazla uzatan; - Na kanallarını en güçlü bloke eden, dolayısıyla depolarizasyonu en fazla baskılayan flekainiddir. • QT intervalini en fazla uzatan; - Aksiyon potansiyeli süresini en fazla uzatan amiodarondur.
145. ANTİTROMBOSİTİK MEKANİZMALARI
İLAÇLARIN GENEL ETKİ
• TxA2 sentezinin azaltılması - Trombositlerde fosfolipaz A2 inhibisyonu: Steroidler - COX inhibisyonu: NSAİİ - Tromboksan sentetaz inhibitörleri: Dazoksiben, Niktindol • Trombositlerde cAMP düzeyinin artması - Dipiridamol • Trombositte Gi ile kenetli ADP reseptör blokajı - Tiklopidin / Klopidogrel • Glikoprotein IIb/IIIa reseptör blokajı - Absiksimab / Eptifibatid /Tirofiban
OTAKOİDLER 146. NÖROTRANSMİTTERLERİN METABOLİTLERİ: Noradrenalin Dopamin Serotonin Asetilkolin GABA Glutamat Histamin
Vanilin Mandelik Asit/3-Metoksi 4Hidroksi Fenil Etilen Glukol Homovanilik Asit 5-Hidroksi İndol Asetik Asit Yok Süksinik Semialdehit Glutamin Metilimidazol Asetik Asit
147. NÖROTRANSMİTTER SENTEZ İNHİBİTÖRLERİ Tritokalin
Histidin dekarboksilaz enzimini inibe eder
Metildopa/Benserazid/ Karbidopa
Dopa dekarboksilaz enzimini inibe eder
Metiltirozin
Tirozin hidroksilaz enzimini inibe eder
Hemikolinyum
Kolinin re-uptake‛ini bloke eder
Klorfenilalanin
Triptofan hidroksilaz enzimini inibe eder
142. Nitrat Kullanım Kontrendikasyonları: • • • • •
Hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati (IHSS) Siyanotik hastalıklar Kor pulmonale KIBAS Glokom
143. LDL reseptörlerinin sayısını artıran ilaçlar: • Statinler • Kolestiramin • Dekstrotiroksin 144. Heparin intoksikasyonunda protamin kullanılamayan kişilerde en iyi alternatif; • Toluidin mavisi
•
Heksadimetrin
217
148. HİSTAMİN SALINIMINA ETKİLİ MADDELER: Histamin salınımına yol açan eksojen maddeler
48-80 maddesi (En güçlüsü) Atropin Kürar Morfin
Histamin salınımına yol açan endojen maddeler
Endotelin (En güçlüsü)
218
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
149. NÖROTRANSMİTTERLERİN SSS‛DE EN FAZLA BULUNDUĞU YERLER: Noradrenalin
Locus Coreuleus
Asetilkolin
Nuc. Basalis
Serotonin
Raphe Nucleusu
Histamin
Hipotalamus
Dopamin
Nigrostrial Yol
GABA Glutamat
Herhangi bir özel lokalizasyon yok
150. Antihistaminik = Antikolinerjik + Sedasyon 151. Antihistaminiklerin endikasyonları: • Mevsimsel allerjik rinit ve ürtiker • Antiemetik (Prometazin). Bu etki dopamin D2 reseptör blokajına bağlıdır. • Hareket hastalığı tedavisi (Dimenhidrinat, Meklizin, Buklizin, Siklizin)
152. LOKAL ANESTEZİK ETKİ: LA ilaçlar dışında LA etki ortaya çıkaran iki ilaç grubu vardır
β-blokörler (en fazla bu etkiyi ortaya çıkartan Propranololdür) H1 reseptör blokörleri (en fazla bu etkiyi ortaya çıkartan Difenhidramindir)
155. OTAKOİDLERİN İŞTAHA ETKİSİ: İştahı azaltan otakoidler
İştahı artıran otakoidler
Histamin Serotonin
Nöropeptit Y
156.Eğer bir otakoid damarda vazokonstrüksiyon ortaya çıkartıyor ise trombositte agregasyon ortaya çıkartır. Vazodilatasyon ortaya çıkarıyorsa antiagregan etki oluşturur. Bunun iki tane istisnası vardır; yani vazodilatasyon ortaya çıkartmasına rağmen trombositte agregasyon ortaya çıkartan iki tane otakoid vardır; • PAF • PGE2 157.SEROTONERJİK SİSTEM ÜZERİNDEN ETKİ GÖSTEREN İLAÇLAR • Triptanlar Rizotriptan):
(Sumatriptan/Naratriptan/
- 5-HT-1B ve D reseptör agonisti etkileri ile beyindeki arteriyovenöz şantları kapatır. - Migren baş ağrısının akut atak tedavisinde kullanılır. Profilakside yeri yoktur. • Metizerjid: - 5-HT2 reseptörlerine parsiyel agonisttir.
- Migrenin profilaktik tedavisinde kullanılır, akut atakta kullanımı yoktur, hatta nöbeti şiddetlendirebilir. - Retroperitoneal fibrozis sık oluşturduğu bir yan etkidir. • Pizotifen: - Migren profilaksisinde reseptör blokörüdür.
153. ANTİHİSTAMİNİK İLAÇLAR (H1 RESEPTÖR BLOKÖRLERİ) Birinci Jenerasyon ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦
Karbinoksamin Difenhidramin Dimenhidrinat Antazolin Klorfeniramin Prometazin Meklizin / Buklizin / Sinarizin Hidroksizin
Kan-beyin bariyerini geçebilirler ve sedasyon ortaya çıkartırlar
İkinci Jenerasyon ♦ ♦ ♦ ♦ ♦
Astemizol Terfenadin Loratidin Setirizin Akrivastin
Kan beyin bariyerini geçemezler ve sedasyon ortaya çıkartmazlar
154. Mast hücresi stabilizatörleri: • Mast hücrelerinde membran stabilizasyonu oluşturarak histamin salınımını engellerler. Salınmış olan histamin üzerine hiçbir etki ortaya çıkartmaz. En önemlileri; - Disodyum kromoglikat (Kromolin Na) - Ketotifen - Nedokromil
kullanılan
5-HT2
• Siproheptadin: - H1, 5-HT2 ve Ach salınımını azaltır.
antagonistidir. ACTH
- Histamin ve serotonini inhibe ettiği için iştahı artırır. - Mide karsinoidlerinin tedavisinde kullanılır. • Ketanserin / Ritanserin: - Vazokonstrüktör etkili iki reseptör olan 5-HT2 ve α1 reseptörlerini bloke ettiği için, güçlü vazodilatasyon oluşturur. - Raynaud sendromunun tedavisinde kullanılan en güçlü ilaçlardır. • Buspiron: - SSS‛de 5-HT1A reseptörlerini aktive eder ve anksiyolitik etki ortaya çıkartır. • Ondansetron / Granisetron / Dolasetron / Tropisetron: - 5-HT3 reseptörlerinin blokajı ile antiemetik etki oluşturur. • Metoklopramid: - 5-HT4 reseptör agonisti ve 5-HT3 reseptör antagonistidir. - Hem antiemetik etki hem de mide boşalmasını hızlandırıcı etki oluşturur.
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
• Sisaprid / Renzaprid:
- Abortus oluşturmak için kullanılır. [Mifepriston (RU 486) da aynı amaçla kullanılır].
- 5-HT4 agonistidir. - Hem mide boşalmasını hızlandırırlar hem de alt özefagus sfinkter basıncını artırırlar. - Belirgin kardiyotoksik etkileri vardır.
- En sık oluşturduğu yan etki; sulu diyaredir. •
- İki tane önemli kullanım endikasyonu vardır: ü Direkt olarak korpus kavernozumlara enjekte edilerek erektil impotans tedavisinde kullanılabilir. ü Duktus arteriyozusu açık halde tutmak için kullanılır.
Renin salınımını inhibe edenler
Renin salgılatan faktörler
♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦
Makula densa‛da özellikle klor ve sonra sodyum konsantrasyonunun azalması Afferent arteriyollerde vazodilatasyon Sempatik uyarı (1agonistler) ve α-blokörler Prostaglandinler (cAMP üzerinden) Renal arter stenozu Direkt vazodilatatörler Loop diüretikler Genel anestezikler Kan volümünde azalma Karaciğer sirozu
♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦ ♦
♦ ♦ ♦
Anjiyotensin-II Adenozin Potasyum ADH Kan basıncı artışı α-agonistler β-blokörler (Propranolol) Metildopa ve Klonidin (santral sempatolitik etki ile) PAF ANP NO
159. Stres hormonlarının düzeyini artıran maddeler: • Nikotin • Anjiotensin II 160. OTAKOİDLER ÜZERİNDEN ETKİLİ BAZI ÖNEMLİ MADDELER: • İkatibant / Deltibant: - Bradikinin reseptör blokörleridir. • Bosentan: - Endotelin reseptörlerinin (ET-A ve ET-B) blokörüdür. • Fosforamidon: - Endotelin dönüştürücü enzim inhibitörüdür. • Lexiphant: - PAF blokörüdür. • Kapsazepin; - Substans P reseptör blokörüdür. Lokal olarak uygulandığında sadece ağrı duyusunu ortadan kaldırır. Diğer duyuları etkilemez. • Aprepitant: - NK (Nörokinin) 1 reseptör antagonistidir. Kemoterapi ile indüklenen bulantı ve kusmanın tedavisinde kullanılır. Oral kontraseptif kullanan hastalarda dikkatli olunmalıdır. Çünkü oral kontraseptifin etkinliğini azaltır ve istenmeyen gebeliklere neden olabilir. • Leptin: - Nöropeptid Y blokörüdür. 161. PROSTAGLANDİN ANALOĞU İLAÇLAR: •
Mizoprostol: - PGE1 analoğudur.
Alprostadil: - PGE1 analoğudur.
158. RENİN SALINIMINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER:
♦
219
•
Epoprostenol: - PGI2 analoğudur. - Vazodilatatör ve antiagregan etki için kullanılır.
•
İloprost: - PGI2 analoğudur. - Ekstrakorporal dolaşıma alınmış olan kanın pıhtılaşmasını önlemek ve trombosit kaybını azaltmak için kullanılır.
•
Latanoprost/Bimatoprost/Travaprost/Unoproston: - PGF2α analoğudur. - Glokom tedavisinde kullanılır.
162.Tromboksan sentetaz inhibitörleri niktindol, dazoksiben ve anagreliddir. Sulotroban; tromboksan A2 reseptör antagonistidir. 163. Lökotrien Reseptörleri: • sisLT1: LTD 4 ve E 4 reseptörüdür. Zafirlukast, montelukast, pobilukast, pranlukast ve ibudilast bu reseptörün blokörüdürler. Bronşiyal astım, psoriasis, inflamatuvar kolon hastalıkları ve pulmoner fibrozis tedavisinde kullanılır. • sisLT2: LTC4 reseptörüdür. • BLT: LTB4 reseptörüdür. 164. Proinflamatuvar etkili otakoidler: • Histamin • Bradikinin • NO • Endotelin • PAF • Lökotrienle
NONSTEROİDAL ANTİİNFLAMATUVAR İLAÇLAR 165. ASETİLSALİSİLİK ASİTİN DOZ BAĞIMLI ETKİLERİ Düşük doz
Terapötik doz
Antiagregan Kanama zamanını uzatır Ürik asit atılımını azaltır
Antiagregan etkisi azalır Protrombin zamanını uzatır Ürikozürik
Terapötik doz
Toksik doz
Respiratuvar Alkaloz
Metabolik Asidoz
166. Asetaminofen (Parasetamol):
220
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
• Anti-inflamatuvar etkisi yoktur. Sadece analjezik ve antipiretik etkisi bulunmaktadır. • Antitrombositik etkinliği zayıftır. • Gastropatik etkisi yoktur. • Ürik asit itrahını etkilemez. Ürikozürik ilaçların etkinliğini azaltmaz. • Asit-baz dengesini değiştirmez. • Akut karaciğer nekrozu yapar. - Bu etkiden N-asetil-p-benzokinonim metaboliti sorumludur. - Zehirlenmenin tedavisinde N-asetilsistein (vücutta glutatyona dönüşür) kullanılır. 167. Fenilbutazon / Oksifenbutazon: • Antiinflamatuvar etkisi en güçlüdür. Bu nedenle sadece ankilozan spondilit tedavisinde kullanılır. • Kemik iliği depresyonu yapar. • En fazla su ve tuz tutulumuna yol açar, kalp yetmezliği olan bir kişide kontrendike olan nonsteroiddir. 168. İndometasin: • Vazokonstrüktör etkilidir. • Kronik paroksismal hemikraniya‛nın spesifik ilacıdır. • Patent duktus arteriyozus (PDA) tedavisinde kullanılır. • En sık oluşturduğu yan etki; frontal baş ağrısıdır • Gebelikte, psikiyatrik bozukluklarda ve epilepside kullanılmamalıdır.
169. GUT TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI Ürik asit Antiinflamatuvar Ürikozürik sentez etki etki inhibisyonu Kolşisin
+
-
-
Allopürinol
-
+
-
Probenesid
-
-
+
HORMONLAR 170. İnsülin Salınımını Artıran Faktörler: • İnsülin pür anabolik bir homondur. Yani karbonhidrat, lipid ve proteinleri alır, hücre içine çeker ve korur. • Yemek yediğimizde; - Karbonhidrat, yağ ve protein alırız. Besin öğeleri alınınca insülin salınımı artar.
- Aldığımız aminoasidler insülin salınımını artırır. İnsülin salınımını glukozdan bağımsız olarak artıran aminoasid lösindir. - GİS‛den gastrin, sekretin, kolesistokinin gibi hormonlar salınır. Bunlar da insülin salınımını artırırlar. • Vagus uyarılır ve insülin salınımı artar. • Barsak hormonları: Gastrik inhibitör polipeptid, gastrin, sekretin, kolesistokinin ve glukagon like peptid-I gibi hormonlar glukoza bağlı insülin salınımını artırırlar. • β-adrenerjikler de insülin salınımını artırır. 171. Streptozosin/Pentamidin/Alloksan/Takrolimus: • Selektif olarak Langerhans adacıklarında β hücrelerini parçalarlar. • İrreversibl DM tablosu oluşturabilirler. 172. İnsülinin etkileri: • İnsülin anaboliktir. Bütün besin öğelerini hücre içine çeker. Glukozu hücre içine çekip glikojen olarak depolar veya glukozu Crebs siklusuna sokar ve ATP sentezi için kullanır. • Hücre içine giren glukoz, glikolitik yol ile yıkılır. Glikolitik yol enzimleri insülin tarafından stimüle edilirken, glukoneogenez enzimleri inhibe edilir. • İnsülin glikojen sentezini artırır, glikojen yıkımını inhibe eder. • Aminoasidleri hücre içine çeker. Orada protein sentezinde kullanılmasını sağlar. Özellikle dallı zincirli aminoasidlerin (valin, lösin, izolösin) hücre içine alınmasını artırır. • Lipogenez ortaya çıkartır. Yağ asitlerini hücre içine çeker. Lipogenezde kullanır. - Hormon duyarlı lipoprotein lipazı inhibe eder. Endotel bağımlı lipoprotein lipazı stimüle eder. Lipidleri hücre içinde biriktirir. • Sadece lipogenez yapmakla kalmaz. Kolesterol sentezinde hız kısıtlayıcı basamak olan HMG CoA redüktaz enzimini de stimüle eder ve kolesterol sentezini artırır. • Potasyumu da hücre içine çeker. Potasyumu hücre içine sokan en önemli güç, insülindir. • Fosfatı da hücre içine çeker. Dolayısıyla kanda fosfat düzeyi düşer. • Aminoasidleri hücre içine çeker. Özellikle dallı zincirli aminoasidleri kullanır. Yani lösin, izolösin, valini hücre içine çeker ve korur. 173. İnsülin preparatları:
221
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
• Glulizin: - Etkisi en çabuk başlayan ve en kısa sürendir. • Protamin çinko insülin: - En uzun etkilidir.
• Akarboz α-glikozidazı bloke eder. α-glikozidaz bloke olunca disakkarit monosakkaride çevrilemez. Disakkarit vücuda absorbe edilemez. Atılır gider.
• Glargine: - En az hipoglisemi oluşturan insülindir.
• Tip I diyabette insülinle beraber, tip II diyabette ise tek başına veya başka bir oral hipoglisemik ilaçla beraber kullanılabilir.
174. İnsülin Preparatlarının Yan Etkileri: • Hipoglisemi: - En sık görülen yan etkidir. • Lipodistrofi: Lipoatrofi ve lipohipertrofi şeklinde görülür. • Allerjik reaksiyonlar ve görme bozuklukları (birden bire gliseminin düşürülmesi ile gözde osmotik dengenin bozulması sonucu) oluşturur. 175. SÜLFONİLÜRE TÜREVLERİ: • Pankreas β hücrelerinde; ATP bağımlı K+ kanallarını bloke edip (dışarıya K+ çıkışı azalır), insülin salınımını artırırlar. • Kronik uygulamada hedef hücrelerde i n süli n duyarlılığını artırırlar. • Serum glukagon düzeyini düşürürler. • Glukozu normal düzeyinin de altına indirip hipoglisemi ortaya çıkartabilirler (Biguanidler hipoglisemi yapmazlar). • Laktat düzeyini azaltırlar (biguanidler ise laktat düzeyini artırır). • Antilipolitik lipolitiktirler).
etkilidirler
(biguanidler
• Disakkaritler alınınca α-glikozidaz enzimi tarafından monosakkaritlere parçalanır ve monosakkaritler vücuda absorbe edilirler.
ise
• Tolbutamid: En kısa etkilisidir. Kısa etkili olduğu için yaşlılarda en güvenlisidir. • Klorpropamid: En uzun etkilisidir. ADH ile etkileşir ve onun etkisini potansiyalize eder. DI tedavisinde kullanılır. • Klorpropamid ve tolbutamid; disulfiram benzeri reaksiyon oluştururlar. • Teratojeniktir. 176.BİGUANİD TÜREVLERİ (Metformin / Buformin / Fenformin): • Karaciğerde glukoz üretimini azaltırlar ve insülinin yağ ve kas dokusunda etkisini artırırlar. • Laktik asidoz oluşturabilirler. • B12 vitamin eksikliği oluşturabilirler. • Ketonüriye neden olabilirler. • Teratojeniktir. 177. MEGLETINIDLER (Repaglınıd / Nateglınıd): • ATP bağımlı K kanallarını bloke edip (sülfonilüreler gibi) insülin salınımını artırırlar. 178. Troglıtazon / Rosıglıtazon / Pıoglıtazon: • Nükleer peroksizom prolifatör-aktive reseptör-γ‛nın (PPARγ) selektif olarak agonistleridir. • Hedef hücrelerde insülin duyarlılığını artırırlar. • Etki gösterebilmesi için vücutta insülin bulunması şarttır. 179.α-GLUKOSİDAZ İNHİBİTÖRLERİ (Akarboz / Mıglıtol / Voglıboz):
• Kendisi hipoglisemi yapmaz ancak özellikle postprandiyal hiperglisemiyi önler. 180.ALDOZ REDÜKTAZ İNHİBİTÖRLERİ (Tolrestat / Alrestatin / Sorbinil): • Glukozdan sorbitol oluşumunu inhibe ederler. • Diyabetik nöropati ve retinopati gelişimini önlemek amacıyla kullanılırlar. 181. STEROİD SENTEZ İNHİBİTÖRLERİ:
• Metirapon:
- 11β-Hidroksilazı inhibe eder. - Hipofiz bezi normalse 11-deoksikortizol salgılanması artar. Bu durum hipofizin ACTH salgılamasını test etmek için kullanılır.
• Aminoglutetimid:
- Kolesterolün pregnenolona dönüşümünü inhibe eder. 20,22-Desmolaz enzimini bloke eder. İlk reaksiyonu kestiği için, aldosteron, kortizol, androjen sentezini keser. Yani medikal adrenalektomi yapar.
• Amfenon B:
- 11/17/21-Hidroksilaz enzimlerini bloke eder.
• Mitotan:
- Adrenal bezi parçalar. Kimyasal adrenalektomi ortaya çıkartır. Deneysel Addison tablosu ortaya çıkartmak için kullanılır.
• Ketokonazol:
- Seks hormonları ve steroid hormon sentezini inhibe eder. - 3β-hidroksisteroid dehidrogenaz, 11βhidroksilaz, 17,20 liyaz ve kolesterol yan zincirinin ayrılmasını sağlayan enzimleri inhibe eder.
• Siproheptadin:
- Asetilkolin, serotonin ve histamin salınımını bloke eder. Serotonin ve histamin blokörü olduğu için iştah normal derecede artar. Çünkü serotonin ve histamin iştahı azaltır. - Hipofizden ACTH salınımını inhibe eder.
• Trilostan:
- 3β-hidroksisteroid inhibe eder.
dehidrogenaz
enzimini
182. STEROİD RESEPTÖR BLOKÖRLERİ Mifepriston (RU 486): • Progesteron ve glukokortikoid reseptör blokörüdür. • Düşük yaptırmak için kullanılır. Bu amaçla misoprostol ile birlikte kullanılabilir.
222
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
183. TİROİD HORMONLARININ BİFAZİK ETKİLERİ Fizyolojik Konsantrasyon
Hipertiroidi (yüksek doz)
Protein sentezini artırır Osteoblastik aktiviteyi artırır İnsülinin etkisini artırır
Protein yıkımını (katabolizma) artırır Kemik yıkımını artırır Antiinsülinik hormonların etkileri artırır
184. TİROİD PREPARATLARI
• Levotiroksin sodyum:
- T4 (Tiroksin) preparatıdır. - Etkisi liyotironinden daha uzun sürer, ancak geç başlar. - Rutin tedavide kullanılır.
• Liyotironin sodyum:
- T3 (Triiyodotironin) preparatıdır. - Etkisi levotiroksinden daha çabuk başlar. Ancak eliminasyon yarı ömrü daha kısadır. - Miksödem koması gibi acil durumlarda tercih edilir.
1 8 5 . Tiyoüre türevleri içerisinde etkisi e n ç a b u k başlayan, en kısa süren, süte ve plasentaya en az geçen propiltiourasildir. Bu nedenle hamilelikte ilk tercihtir. En önemli yan etkileri agranülositoz ortaya çıkartmalarıdır. 186. Paratiroid hormonun etkileri: • • • •
cAMPüri Hidroksiprolinüri Fosfatüri Bikarbonatüri
187. D vitaminin etkileri: • Barsaktan Ca++ / fosfat ve magnezyum emilimini artırır. • Böbreklerden Ca ++ / fosfat reabsorpsiyonunu artırır. • Kemiklerde hem osteoklastik hem de osteoblastik aktiviteyi artırır. Eskimiş kemik dokuyu yıkar ki oraya yeniden taze kemik dokusu yerleşebilsin. • Hematopoetik kök hücrelerin farklılaşması ve olgunlaşmasında rol oynamaktadır. Bu nedenle D vitamini eksikliğinde bu olgunlaşma gerçekleşemeyeceği için anemi ortaya çıkmaktadır. • Hücresel ve hümoral immünitenin düzenlenmesinde rol oynar. 188.BİFOSFONATLAR (Etidronat / Alendronat / Pamidronat / Klodronat): • Kemik yapım ve yıkımını ve osteoklast aktivitesini azaltırlar. • Kemik dokusunda hidroksiapatit‛e bağlanırlar ve osteoklastların yaptığı kemik rezorpsiyonunu inhibe ederler. • Bugün osteoporoz tedavisi ve engellenmesinde kullanılan en etkili ilaçlardır. • Paget hastalığında ilk tercihtir.
189. ANTİ-ANDROJENİK İLAÇLAR Danazol: • Normal fizyolojide SSS‛de nöronlardan FSH ve LH salınır. LH periferden testosteron oluşturur. Testosteron; reseptörlerine bağlanır ve etki oluşturur. Ayrıca SSS‛ye gider ve nöronlardaki reseptörleri etkiler. Gonadotropin salınımını azaltır. (-) feed back etki oluşturur. • Danazol; zayıf androjenik bir maddedir. Periferde testosteron gibi reseptörleri uyarır. SSS‛ye de geçer. Testosteron reseptörlerini orada da uyarır. Gonadotropin salınımını keser. Androjenik, buna karşılık antigonadotropik bir maddedir. • En önemli kullanım endikasyonları endometriyozis ve idiopatik trombositopenik purpura‛dır. Siproteron asetat: • Testosteron reseptörlerinin kompetitif blokörüdür. • Hipofizden LH ve FSH salınımını inhibe eder. Spironolakton: • Aldosteron reseptör blokörüdür. • Aynı zamanda testosteronun sentezini ve reseptöre bağlanımını da inhibe eder. Simetidin: • Dihidrotestosteronun reseptöre bağlanmısını da inhibe eder. Jestonoron: • Androjenlerin hedef hücrelere girişini bloke eder. Ketokonazol: • Seks hormonlarında sentez inhibisyonu ortaya çıkartır. Flutamid / Nilutamid / Bikalutamid: • Testosteron reseptör blokörüdür. • GnRH analogları ile birlikte metastatik prostat kanserinde kullanılırlar. Finasterid: • 5α-redüktaz enziminin inhibitörüdür. 190. Aromataz İnhibitörleri: • Aromataz enzimi östrojen sentezi sırasında androstenedionun östrona ve testosteronun östradiole dönüşümünü katalizler. • Bu enzimi inhibe eden ilaçlar hem premenopozal hem de postmenopozal kadınlarda östrojen oluşumunu azaltırlar. • İlerlemiş meme kanseri ve metastazlarının tedavisinde selektif aromataz inhibitörlerinin terapötik değeri vardır. • Steroid yapıda olanlar; formestan, eksemestan, 4asetoksiandrostenedion, noretisterondur. • Nonsteroid selektif aromataz inhibitörleri ise anastrozol, vorozol ve letrozoldur. 191. Klomifen sitrat:
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
• Hipotalamusta, östrojenin negatif feed back mekanizma ile FSH ve LH salınımını kestiği östrojen reseptörlerini bloke eder. Östrojen reseptörüne bağlanamaz, FSH ve LH‛ın salınımını kesemez. FSH ve LH salınımı artarak devam eder. Dolayısıyla santral düzeyde gonadotropik etki ortaya çıkartır. • Periferdeki östrojen reseptörlerinde de aynı blokaj etkisini ortaya çıkartır ve antiöstrojenik etki yapar. • Gonadotropin düzeyinin artması overlerin aşırı şekilde stimülasyonuna neden olur. Overler büyürler ve kistler oluşur. Her bir siklusta birden fazla follikül aynı zamanda olgunlaşabilir ve bunun sonucu multipl ovülasyon olur. • En önemli kullanılış yeri kısırlık tedavisidir. • Sıcak basması, görme bozukluğu, bulantı ve kusma yapabilir. • Ovaryen hiperstimülasyon sendromu‛na yol açabilir. • Karaciğer hastalıklarında ve over kisti olanlarda kontrendikedir. 192. Tamoksifen: • Hedef hücrelerdeki östrojen reseptörlerinin parsiyel agonistidir. Agonistik etkinliği, kemiklerde ve lipoprotein metabolizmasında belirgindir. • Pre ve postmenapozal dönemdeki östrojen reseptörü pozitif metastazlı meme kanseri olgularının palyatif tedavisi için ve ayrıca mastektomiden sonra adjuvant olarak kullanılır. 193.GnRH ANALOGLARI (Buserelin / Goserelin / Histrelin / Löprolid / Nafarelin / Triptorelin): • Bu ilaçlar suprafizyolojik dozlarda sürekli uygulanırsa ilk 1-2 gün gonadotropini stimüle eder, ancak daha sonra desensitizasyon gelişir. Sonuçta antigonadotropik etkinlik görülür. • Gonadotropin inhibisyonu ile, kadınlarda overlerden östrojen ve progesteron salınımını durdururlar ve “tıbbi overektomi” yaparlar. Erkeklerde aynı şekilde spermatogenezi ve testosteron salınımını inhibe ederler. Yani “tıbbi orşiyektomi” geliştirirler. • Sonuç olarak “tıbbi kastrasyon” oluştururlar.
223
194. GnRH RESEPTÖR ANTAGONİSTLERİ (Setroreliks / Ganireliks): • Gonadotropin salgılatıcı hormon antagonisti özelliğine sahip sentetik dekapaptitlerdir. • Over stimülasyonu yapılan kadınlarda prematür LH piklerini engellemek için kullanılırlar. 195. Somatrem: • GH preparatıdır. • Cücelik tedavisinde kullanılır. • Epifizleri kapananlarda ve büyüyen intrakraniyal kitlesi olanlarda kullanımı kontrendikedir. 196. Oktreotid: • Sentetik somatostatin analoğudur. Farmakolojik etki kalıbı somatostatin gibidir. • Gastroenteropankreatik endokrin tümörler (karsinoid sendrom, gastrinoma, glukagonoma, VİPoma) ve akromegalinin tedavisinde kullanılır. • Kolesistokinin salgısını süpresse ettiği için safra kesesi tembelliğine bağlı safra taşı insidansını artırır. 197. ADH PREPARATLARI:
• Desmopressin:
- V2 reseptörler üzerindeki etkisi; V1 reseptörleri üzerindekinden daha güçlüdür. - DI tedavisinde kullanılır. - Plazmada, faktör VIII ve von Willebrand faktörü düzeyini artırdığı için, hemofili ve von Willebrand hastalığı tedavisinde kullanılır.
• Felipressin:
- Lokal vazokonstrüksiyon oluşturmak için kullanılır. - Özefagus varis kanamalarında kullanılır. - Ayrıca lokal anesteziklerle beraber vazokonstrüksiyon yapmak için de kullanımı vardır.
• Terlipressin: - Özefagus varislerinin kanamasını durdurmak
224
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
için kullanılır; halen bu endikasyonda en etkili ilaçtır.
• Vazopressin:
- Böbrekteki etkiler için kullanılır. - Etki süresi kısa olduğu için diabetes insipidus tanısında kullanılır.
• Lipresin: - DI tedavisinde kullanılır. Nasal sprey olarak kullanılır
ANTİNEOPLASTİKLER 198. GENEL YAN ETKİLERİ:
• Kemik iliği süpresyonu (miyelosüpresyon):
- Lökositlerin yarılanma ömrü, trombositlerden daha kısa olduğu için ilk olarak lökopeni ortaya çıkar. Bunu trombositopeni izler. Eritrositlerin yarılanma ömrü diğer kan hücrelerinden daha uzun olduğu için en son anemi ortaya çıkar. - En az miyelotoksisite oluşturanlar; asparajinaz, vinkristin, bleomisin, sisplatin.
• Hızlı çoğalan diğer normal hücrelerin inhibisyonu:
- Gastrointestinal kanal mukozasında hızlı çoğalan hücreleri inhibe ederler. Özellikle ağızda ülser, stomatit, mukozit tablosu yaparlar. En çok metotreksat ile görülür. - Kıl foliküllerinin hızlı çoğalan germinatif hücrelerini yok ettiklerinden alopesi yapar. Bu etkiyi en fazla siklofosfamid oluşturur. - Gonadlarda germinal ve endokrin hücrelerde çoğalmanın bozulmasına yol açarlar. Erkeklerde spermatogenezi, kadınlarda oogenezi ve her iki cinste seks hormonu üretimini bozarlar. En çok alkilleyicilerle ortaya çıkar.
•• Teratojenik etki: - Gebelik sırasında kullanılmaları kesin teratojeniktir. Ancak gebelik öncesi bir dönemde kanser kemoterapisi görmüş olmak, çocuğun deformiteli doğma insidansını
artırmaz.
• Kanserojenik etki:
- Antineoplastikler kanserojenik etkiler oluşturabilirler. Özellikle alkilleyicilerde bu etki tipiktir. En sık gelişen neoplazi AML‛dir.
• Bulantı ve kusma:
- En sık görülen yan etkidir. En fazla bu etki sisplatinle ortaya çıkar. - En az oluşturan antineoplastikler ise bitkisel kaynaklılardır.
• Allerjik reaksiyonlar:
- Asparajinaz, sisplatin ve melfalan, ürtiker, anjiyoödem ve anafilaksi gibi tip I allerjik reaksiyonlara neden olurlar.
• Diğer toksik etkiler: - Nefrotoksisite - Kardiyotoksisite
àSisplatin,metotreksat àDoksorubisin,
- Hepatotoksisite
à Metotreksat, 5-FU,
- Periferik nöropati
à Vinkristin, sisplatin à Vinblastin, 5-FU,
- Psikonöropati
daunorubisin, siklofosfamid, 5-FU
6-MP
metotreksat
- Akciğer toksisitesiàBleomisin, busulfan, metotreksat
199. ANTİNEOPLASTİKLERİN ETKİLEDİKLERİ ENZİMLER Topoizomeraz Topoizomeraz Ribonükleotid Adenozin I II redüktaz deaminaz İrinotekan Topotekan
Etopozid
Hidroksiüre
Pentostatin
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
200. ANTİNEOPLASİTKLERİN DÖNEME ÖZGÜLLÜĞÜ G1
S
G2
M
Asparajinaz
Antimetabolitler Hidroksiüre İrinotekan Topotekan
Bleomisin Etopozid
Vinkristin Vinblastin Paklitaksel
201. Biyoyararlanım; İlacın etken maddesinin müstahzardan absorbe edilerek etki bölgesine ulaşma oranı ve hızıdır. İlaç molekülü, müstahzar (tablet, draje vb.), fizyolojik ve patolojik faktörler gibi pek çok faktör biyoyararlanımı etkilemektedir. Biyoyararlanımın iki temel öğesi bulunmaktadır: • İlacın absorbsiyon derecesi • İlacın absorbsiyon hızı Bu iki öğenin kan konsantrasyonu-zaman eğrisine yansımasını temsil eden 3 parametre üzerinden biyoyararlanım ve biyoeşdeğerlilik değerlendirilir: • Cmax • Tmax • Eğri Altındaki Alan (EAA) Absolü (mutlak) Biyoyararlanım: İlacın doğrudan doğruya sistemik kan dolaşımına verildiği iv uygulamalarda EAA‛ın %100, yani biyoyararlanımın tam olduğu kabul edilir. Fakat iv uygulama dışındaki veriliş yollarında (im, oral, rektal, inhalasyon vb.), ilacın sistemik dolaşıma geçmeden önce uğrayacağı kayıplar nedeniyle EAA genellikle iv uygulamaya göre daha küçük olur. iv yol haricinde herhangi başka bir veriliş yoluyla elde edilen EAA‛ın, iv uygulamayla elde edilen alanla karşılaştırılması absolü (mutlak) biyoyararlanımı verir.
225
konsantrasyonu Hesaplanan bu hacim, genellikle ilacın gerçekte dağıldığı fizyolojik sıvı kompartmanlarının toplam hacmine karşılık gelmez. İlaçların sekestrasyona uğrayıp, çeşitli dokularda birikmesi nedeniyle; ilacın plazmadaki konsantrasyonu, vücutta varolan gerçek miktarına oranla daha küçük bulunur. Bu nedenle formülden de anlaşılacağı gibi sanal dağılım hacmi çok daha büyük bulunur. Bazı ilaçların sanal dağılım hacmi (büyükten küçüğe doğru): Desipramin – İmipramin – Digoksin – Propranolol – Diazepam …… - Heparin
203. SİTOKROM P450 ENZİM İNDÜKSİYONU VE İNHİBİSYONU YAPAN İLAÇLAR Enzim İnhibisyonu Yapan İlaçlar
Enzim İndüksiyonu Yapan İlaçlar
• Alkol (akut etki ile) • Simetidin • Eritromisin vb. • Ketokonazol • Kloramfenikol • Metronidazol • Amiodaron • Sekobarbital • Açlık • Oral kontraseptifler • CO / NO • Greyfurt • Kırmızı Şarap • Kinidin • Fluoksetin gibi bazı • SSRI‛lar • Siprofloksasin
• Etilalkol (kronik etki) • Barbitüratlar • Rifampin • Fenitoin • Karbamazepin • Sigara dumanı • Polisiklik aromatik hidrokarbonlar • Lahana • Proteinden zengin gıda • Griseofulvin • Tolbutamid • Klofibrat • Glutetimid
Mutlak biyoyararlanımın formülü: EAA (oral) / EAA (iv)
ÇEŞİTLİ İLAÇ UYGULAMA YOLLARININ BİYOYARARLANIM ORANLARI iv
% 100
Transdermal
% 80 - 100
im
% 75 – 100
Subkutan
% 75 – 100
Rektal
% 30 – 100
Oral / İnhalasyon
% 5 - 100
204. KONJUGASYON REAKSİYONLARINA ÖRNEKLER Konjugasyon tipi
Enzim
Örnek
Glukuronidasyon
Glukuronosiltransferaz
Morfin, irinotekan, asetaminofen, diazepam, dijitoksin, digoksin
Asetilasyon
N-asetil transferaz
INH, sulfonamid, klonazepam, dapson vb.
Glutatyon
GSH-Stransferaz
Etakrinik asid
Glisin
Asetil CoA glisintransferaz
Salisilik asid, nikotinik asid, kolik asid,
Sülfat
Sülfotransferaz
Asetaminofen, metildopa
Metilasyon
Transmetilaz
Dopamin, adrenalin, histamin
Su konjügasyon
Epoksit redüktaz
LTA4
202. Dağılım Hacmi: Absorbsiyon sonucu kana giren ilaç molekülleri, genellikle kapillerlerden damar dışına geçmek suretiyle ekstravasküler sıvıda dağılırlar. İlaçların kandan dokuların içine yayılmasına, dağılım denilmektedir. İlaçların vücutta dağıldığı varsayılan hacmi veren parametre, sanal dağılım hacmidir. iv olarak verilen ilaç dozunun, belirli bir denge zamanından sonra plazmadaki ilaç konsantrasyonuna bölünmesi ile bulunan değer; sanal dağılım hacmidir (Vd). Vd = Verilen ilaç dozu / Plazmadaki ilaç
226
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
205. G PROTEİNİ İLE ÇALIŞAN RESEPTÖRLER Efektör
Etki
Reseptöre örnek
Gs
Adenilat Siklaz
Stimülasyon (cAMP ↑)
β-adrenerjik, D15, Histamin H2, glukagon
Gi
Adenilat Siklaz
İnhibisyon (cAMP ↓)
α2-adrenerjik, D2-3-4, 5-HT1, opioidler, M2-4
Gq
Fosfalipaz C/A2
Stimülasyon (IP3 ve DAG ↑)
α1-adrenerjik, 5-HT2, M1-35, Histamin H1, bombesin
209. KATEKOLAMİN SENTEZİ 1
2
3
4
L-Fenilalanin →Tirozin→Dopa→Dopamin→NA →Adrenalin
1.Tirozin Hidroksilaz: Hız kısıtlayan basamaktır. αmetiltirosin, aluminyum ve NA‛in kendiside bu enzimi bloke eder. 2.Dopa Dekarboksilaz: Pridoksin bağımlıdır. 3.Dopamin β-Hidroksilaz: Bu enzim vezikül içinde bulunur. NA‛i sentezleyen bu enzim sinir ucundan NA ile birlikte salınır. 4.Feniletanolamin N-Metiltransferaz (PNMT): Bu enzim özellikle adrenal medullada bulunur. Bu enzimi steroidler aktive eder.
210. Parasempatomimetik İlaçların Yan Etkileri:
206. ŞELAT OLUŞTURAN İLAÇLAR • Tetrasiklinler • Kinolonlar • INH (Alüminyum ile) • Azitromisin • Kinin / Kinidin / Klorokin • Klindamisin • Klorpromazin • Prednizolon
207. Preklinik Test Fazları: • FAZ I: Normal gönüllülerde ve spesifik bazı popülasyonlarda (renal veya karaciğer yetmezliği olanlar vb.); güvenirlik, metabolizma ve ilaç etkileşimleri açısından değerlendirme yapılır. • FAZ II: Seçilmiş kısıtlı sayıda hastalarda terapötik efikasi, doz aralığı ve kinetik açısından değerlendirme yapılır. • FAZ III: Seçilmiş geniş hasta grubunda güvenirlik ve efikasi açısından değerlendirme yapılır. Bu fazda diğer ilaçlarla ve plasebo karşılaştırma yapılır. Bu aşamadan sonra ilaç hakkında ruhsat için başvurulur.
• Diyare, aşırı terleme, hipersalivasyon, rinore, lakrimasyon ve miksiyon gibi tüm dış salgılarda artış • Peptik ülser • Görme bulanıklığı • Bronkospazm → Solunum güçlüğü • Hipotansiyon, bradikardi ve kalp ileti sisteminde yavaşlama • Koroner yetmezlik
211. ANTİKOLİNERJİK İLAÇLAR 1. Belladon alkaloidleri (tersiyer aminler): Atropin, Skopolamin 2. Sentetik belladon alkaloidleri (tersiyer aminler): Tropikamid, Homatropin, Oksifensiklimin, Flavoksat 3. Kuvartener amin türevleri: İpratropium, Propantelin, Hiyosin-Nbutilbromür, Glikopirolat, Metantelin 4. Selektifler: Pirenzepin 5. Santral antikolinerjikler: Biperiden, Benztropin, Triheksifenidil
• FAZ IV: Bu aşama ilaç piyasaya çıktıktan sonradır. İlaç tedavisi alan hastalarda yan etkileri ve ilaca ait ilave endikasyonları belirlemek için yapılır.
212. KATEKOLAMİNLER •Adrenalin
ve β
•Noradrenalin
α ve β1-3
• Altın Bileşikleri
•İzoprotrenol
β
• Lityum
•Dopamin
D1 = D2 > β1 > α
•Dobutamin
1
208. EMZİREN KADINLARDA KULLANILMASI KONTRENDİKE OLAN İLAÇLAR
• Amiodaron • Antineoplastik ilaçlar • Kloramfenikol • Ergotamin
• Dipiverfin
• İndometasin (konvülsiyon yapar)
• Fenoldopam
• İyodürler (öksürük şurubları)
• Etilnoradrenalin
• Penisilamin • Tetrasiklinler • Yüksek doz A ve D vitamini
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
213. Adrenalin NA İzoproterenol Dopamin Total Periferik direnç
↓↑
↑ ↑
↓↓
↑↓
Ortalama kan basıncı
↑↓
↑ ↑
↓↓
↑↓
Koroner Kan Akımı
↑↑
Renal Kan Akımı
↓
↑
↑
↓
↓↑
↑
↑↑
214. Katekolaminlerin metabolik etkileri: • Hiperglisemi:
217. NÖROMUSKÜLER BLOKÖRLERİN BAZI ÖZELLİKLERİ: Otonomik gangliyonlara etki
Kardiyak muskarinik reseptörlere etki
Atraküryum
Yok
Yok
Hafif
Doksaküryum
Yok
Yok
Yok
Metokürin
Zayıf blokör
Yok
Hafif
Mivaküryum
Yok
Yok
Orta
Tübokürarin
Zayıf blokör
Yok
Orta
Histamin salınımı
İsokinolin deriveleri
Steroid deriveleri
- Karaciğer ve çizgili kaslarda glikojenolizde artma
Panküronyum
Yok
Orta derecede Yok blokör
- Glikojenoliz ve glukoneogenez
Pipeküronyum
Yok
Yok
Yok
Roküronyum
Yok
Hafif blokaj
Yok
• Lipoliz: - Hormon duyarlı lipoprotein lipazı stimülasyonu - Lipolizi inhibisyonu • Kan laktat düzeyinde yükselme (= metabolik asidoz) • Hipokalemi / fosfatemi: - Potasyum ve fosfatın hücre içine alınması • ACTH ve GnRH salgılanımında artış 215. Katekolaminlerin Yan Etkileri: • Akciğer ödemi (katekolaminler; pulmoner kapiller filtrasyon basıncını arttırırlar) • İskemiye bağlı böbrek yetmezliği • Hipertansif ensefalopati ve subaraknoid kanama • Katekolaminler fosfat ve potasyumun hücre içine girişini arttırdıkları için, bunların infüzyonu akut hipokalemi yapabilir. • Tremor, terleme, anksiyete, taşikardi, palpitasyon ve başağrısı Katekolamin Duyarlılığını Azaltanlar:
Katekolamin Duyarlılığını Arttıranlar:
227
Rapaküronyum Veküronyum
Yok Yok
Yok
Yok
Gallamin
Yok
Kuvvetli blokör
Yok
Süksinilkolin
stimülasyon
stimülasyon
Hafif
Diğer ilaçlar
218. ALFA RESEPTÖR BLOKÖRLER α1 Selektifler Prazosin Tamsulosin Labetolol (+ βblokör) Terazosin Doksazosin
α2 Selektifler Yohimbin Korinantin Rovolsin
Non-selektifler Fenoksibenzamin Fentolamin Ergot Tolazolin Dapiprazol (oftalmik)
219. Gangliyon blokörlerinin etkileri:
•
TAD ve Kokain
•
•
Adrenerjik nöron blokörleri (akut dönem)
Metabolik / respiratuvar asidoz
• Sempatik ve parasempatik sistemi bloke ederler ve tüm otonom kontrol sistemlerini bozarlar.
•
Hipotiroidi
•
MAO inhibitörleri
•
• Hipotansiyon
•
Steroidler
Adrenal kortex yetmezliği
216.
• Ereksiyon (parasempatik) ve ejekülasyon (sempatik) güçlüğü • GIS‛de tonüs ve motilite azalması (atoni) = Paralitik ileus • Gözde kolinerjik kontrol kaybına bağlı siklopleji ve midriyazis • Dış salgı bezlerinin salgısında (a n h i d r o z ve
228
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
kserostomi) ve mide asit salgısında ↓. • Kalpte genelde taşikardi oluşur. • İdrar retansiyonu
• Tardif diskinezi: Aylar veya yıllar sonra oluşur. İrreversibldir. 225. Haloperidol‛ün Kullanıldığı Endikasyonlar: • Huntington koresi
220. DOPAMİN RESEPTÖRLERİ D1 reseptörü: En çok nigrostriatal yolakta bulunur. Lokomotor sistemle ilgili hareketlerin başlatılmasında rol oynar. D2 reseptörü: Striatumda ve mesolimbik yollarda bulunan ana dopaminerjik reseptördür. Ekstrapiramidal sistemle ilgili motor etkilerde rol oynar.
• Tourette sendromu: • Maninin akut tedavisinde • Psikiyatri acilleri • Ballismus • Otizm
226. ANTİDEPRESSAN İLAÇLARIN ENDİKASYONLARI VE KONTRENDİKASYONLARI
D3 reseptörü: Daha çok limbik sistemde yerleşmiştir. Emosyonel ve kognitif süreçlerde önemli rol oynarlar. D4 reseptörü: Şizofren hastalarda bu reseptör sayısı artmıştır.
221. BENZODİAZEPİNLERİN VE BARBİTURATLARIN ÖZELLİKLERİ Benzodiazepinler
Barbituratlar
GABA bağımlı etki
GABA‛dan bağımsız etki
Büyük oranda ön-ilaçtırlar
Ön-ilaç değildirler
Enzim indüksiyonu yapmazlar
Enzim indüksiyonu yaparlar
Antitussif değildir
Hiperaljezi yapar
Analjezi yapmaz Daha az bağımlılık ve tolerans Kas gevşetici etkileri daha güçlüdür
Öksürük oluşturur Daha fazla bağımlılık ve tolerans Antikonvülsan etkileri daha güçlüdür
Farklı Kullanım Endikasyonları: Ê İrritabl barsak sendromu Ê Migren Ê Kronik ağrı sendromu Ê Nöropatik sendromlar Ê Fibromyalji Ê Peptik ülser
Kullanım Kontrendikasyonları: UEpilepsi (özellikle bupropion ve maprotilin) UGlokom UProstat hipertrofisi UTüm kalp hastalıkları
227. NA RE-UPTAKE‛İNE DAHA SELEKTİF OLAN ANTİDEPRESSANLAR • Protriptilin • Desipramin • Maprotilin • Reboksetin • Nortriptilin
222. BARBİTURATLARIN İNDÜKLEDİKLERİ ENZİMLER 1.Sit p-450: Barbituratlar; D ve K vitamini, steroid hormonlar ve oral kontraseptif‛lerin yıkımını arttırırlar. 2.ALA sentaz: Sonuçta porfirin sentezinde artma oluşur. Porfiria variegata ve akut intermittan porfiria‛da kullanılmaları kontrendikedir. 3.Glukuronil Transferaz 4.Aldehit Dehidrogenaz
2 2 3 . Malgn Hipertermi‛de; r i y a n o d i n ismi verilen reseptörlerde bir mutasyon vardır. Sarkoplazmik retikulumdan aşırı bir Ca salınımı olmaktadır. 224. Antipsikotik İlaçların Ekstrapiramidal Yan Etkileri: Bu yan etkiler oluşum sırasıyla şu şekildedir: • Akut distonik reaksiyonlar: Okülogirik kriz ve belli bir kas grubunda kas spazmları (→ tortikolis, opistotonus) ile seyreder. Özellikle gençlerde ve ilk 1 hafta içinde oluşur. • Parkinsonizm • Akatizi (motor hareketlilik) • Perioral tremor (Rabbit sendromu)
• Lofepramin
228. DOPAMİNERJİK ETKİLİ İLAÇLAR Dopamin Prekürsörü
Levodopa
DA Reseptör Agonistleri
Bromokriptin Lizurid Pergolid Kabergolin Kinagolid Apomorfin
DA Salınımını Arttıranlar
Amantadin
MAO-B İnhibitörü
Selegilin
COMT İnhibitörü
Tolkapon / Entakapon
229. Fenitoin‛in Yan Etkileri: • • • •
Gingiva hipertrofisi Hirşutismus Osteomalasi Megaloblastik anemi: Bu ilaç folik asid kullanımını arttırır ve folik asid eksikliği oluşturur. • Yaygın LAP: • İnsülin salınımında azalma ve diyabetojenik etki
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
• ADH salınımında azalma • En erken oluşan yan etki; nistağmus‛tur.
Striknin: Postsinaptik olarak Glisin-A reseptörlerini bloke eder. 236. Serotonin için:
230. İNJEKSİYON YOLUYLA KULLANILAN LA‛LER
Vücutta En Fazla Bulunduğu Yer: GIS‛deki enterokromafin hücreleri (vücuttaki toplam serotoninin %90‛ı burada bulunur).
Prokain Prilokain Lidokain Bupivakain Kloroprokain
İnfiltrasyon anestezisinde kullanılanlar:
Epidural ve Spinal anestezide kullanılanlar:
Bupivakain Lidokain Tetrakain
İntravenöz bölgesel anestezi
Lidokain Etidokain
229
Kanda En Fazla Bulunduğu Yer: Trombositler SSS‛de En Fazla Bulunduğu Yer: Raphe çekirdekleri 237. Anjiotensinin etkileri: • Güçlü vazokonstrüksiyon • Uterus, GIS, bronşlar‛da kasılma • En güçlü aldesteron salınımı
231.KOMBİNASYON ANESTEZİLERİ
• Hücre proliferasyonunu arttırıcı (mitojenik) ve kardiyak – vasküler hücrelerde hipertrofi (kardiyak konsantrik hipertrofi - damar lümeninde daralma)
DENGELİ ANESTEZİ: Nitröz oksid + bir narkotik (Fentanil) + Tiopental + Nöromusküler blokör
• Dipsojenik (su içmeyi arttırıcı) etki
NÖROLEPT ANALJEZİ:
• Sempatik stimülasyon
Fentanil + nöroleptik bir ilaç droperidol (= İnnovar)
238. NO‛nun etkileri:
NÖROLEPT ANESTEZİ:
• Vazodilatasyon ve venodilatasyon
Nitröz oksid + fentanil + droperidol
• Tüm düz kasları ve sfinkterlerde gevşeme • Ereksiyon
232. Morfinin Etkileri: • Spinal ve supraspinal analjezi • Respiratuvar depresyon ile CO2 birikimi oluşturur. CO2 birikimi sonucunda serebral vazodilatasyon ve BOS basıncında ↑ • Antitussif etki • Bulantı-kusma • Santral etki ile myozis • Hipotermi • Histamin salınımı ile periferde vazodilatasyon • Histamin salınımına yol açtığından bronkokonstrüksiyon • Konstipasyon
• Sitoprotektif ve sitotoksik etki • Pro-inflamatuvar bir maddedir.
239. ARAŞİDONİK ASİD YOLLARI Enzim
Oluşan Ürün
• Siklooksijenaz (COX)
PG, TxA2
• Lipooksijenaz (LO)
LT, Lipoksin, Hepoksilin, Trioksilin
• Monooksijenaz (Sit.
Epoksit
• Non-enzimatik
İzoprostan
• N-açil hidrolaz
Anandamid
p450)
233. AGONİST- ANTAGONİST OPİYATLAR • Nalorfin • Nalbufin • Pentazosin • Butorfanol • Buprenorfin
240. Dijitalin Kardiyak Etkileri: • Pozitif inotrop etki
234. • Katekolaminerjik nöronların SSS‛de en fazla bulunduğu yer; locus coeruleus‛dur (LC) • NA‛in beyinde hipothalamus‛dur.
• Agregasyon ve adhezyonda inhibisyon
en
fazla
bulunduğu
yer;
• Adrenalin‛in en fazla bulunduğu yer; medüller retiküler formasyon‛dur. 235.Tetanoz toksini: İnhibitör nöronlardan presinaptik olarak glisin ve Ach salınımını inhibe eder.
• Ufak dozlarda (parasempatomimetik etki) sinüzal bradikardi yaparlar. • Yüksek dozlarda ise sempatomimetik etki ile ventriküler taşikardi oluştururlar. • Negatif dromotrop etki = EKG‛de P-R uzaması). • Sistolik basıncı yükseltir • Diyastolik basıncı düşürür • Ventriküler ekstrasistol (bigemini) ve daha yüksek konsantrasyonlarda ventriküler taşikardi ve fibrilasyon oluşur.
230
TUSDATA BİLİMSEL TOPLANTI MERKEZLERİ
241. DIÜRETİKLER İÇİNDE
245. ANTİARİTMİK İLAÇLARIN SINIFLANDIRILMASI
Natriüretik etkisi en fazla olan: Furosemid Natriüretik etkisi en az olan: Osmotik diüretikler En potent diüretik: Bumetanid En az potent diüretik: Klorotiazid–Triamteren
242. RESEPTÖR SELEKTİVİTELERINE GÖRE BETA-BLOKÖR SINIFLANDIRMASI Non-selektifler
β1-selektifler
Propranolol Nadolol Pindolol Labetolol
Metoprolol Atenolol Nebivolol Asebutolol Esmolol / Celiprolol
243. ACE İnhibitörlerinin Kullanım Endikasyonları: • Diyabetik nefropati ve retinopati tedavisi (antiproliferatif etkilerinden dolayı) • Skleroderma renal krizi ve glomeruloskleroz • Akut MI ve MI sonrası proflaksinin rutin tedavisi • Sol kalp yetmezliğinin proflaksisi • Hipertansiyon • Sol ventriküler hipertrofisi olanlarda, ventriküler kitleyi en belirgin azaltırlar. 244. Sodyum Nitroprusiat: • Vücutta NO ve siyanür iyonu salar. • Siyanür oluşumu nedeniyle; laktik asidoz ve tiyosiyanat oluşumu nedeniyle; hipotiroidizm oluşturabilir. • NO salınımı nedeniyle methemoglobinemi oluşturur. Bu nedenle KOAH‛lı ve siyanotik hastalarda kullanılması kontrendikedir (nitratlar gibi).
IA
Kinidin / Prokainamid / Dizopiramid / İmipiramin
IB
Lidokain / Fenitoin / Meksiletin / Tokainid
IC
Flekainid / Enkainid / Propafenon / Lorkainid / Moricizin
II
Propranolol / Asebutolol / Esmolol / Atenolol / Metoprolol
III
Amiodaron / Sotalol / Bretilyum / Dofetilide / Ibutilide
IV
Verapamil / Diltiazem / Bepridil
246.ROSIGLİTAZON / PIOGLİTAZON / TROGLİTAZON: •
Nuklear peroksizom prolifatör-aktive reseptörγ’nın (PPARγ) selektif olarak agonistleridir. Hedef hücrelerde insülin duyarlılığını arttırırlar.
247. GLUKOKORTİKOİDLER Kisa Etkililer
Orta Etkililer
Kortizol (1 / 1) (antiinflamatuvar etki / su tutucu etki) Kortizon (0.8 / 0.8)
Prednizon (4 / 0.8) Prednizolon (4 / 0.8) Triamsinolon (5 / 0)
Uzun Etkililer Betametazon (25/ 0) Deksametazon (25 / 0)
FARMAKOLOJİ’ DE ÖNEMLİ BİLGİLER
KARACİĞERDE METABOLİZE EDİLEN ANTİBİYOTİKLER
İDRARLA ATILAN ANTİBİYOTİKLER β-laktamlar Aminoglikozidler Kinolonlar Vankomisin / Teikoplanin Polimiksin
Eritromisin / Klindamisin Kloramfenikol Rifampin Metronidazol INH
248. 249. MONOKLONAL ANTİKORLAR Alefacept
Anti-CD2
Psöriyazis
Efalizumab
Anti-CD11
Psöriyazis
Rituximab İbritumomab Tositumomab
Anti-CD20 (Blenfositte bulunur)
B hücreli non-hodgkin
Anti-IL2 (Anti-CD25) reseptör antikorlarıdır
Akut organ rejeksiyon proflaksisi / T-hücreli mikozis fungoides
Gemtuzumab
Anti-CD33
AML
Alemtuzumab
Anti-CD52
B hücreli KLL
Cetuximab
Epidermal growth faktör reseptörü (EGFR) (ErbB-1) antagonizması
Kolorektal ve epitelyal kanserler
Trastuzumab
EGFR HER-2 / neu (ErbB-2) antagonizması
Metastatik meme kanseri
Anti-TNF-α
RA (mtx ile kombine), crohn
Anti-TNF-α ve β
RA (mtx ile kombine), JRA, psöriyatik artrit
Daklizumab Basiliximab
İnfliximab Adalimimab
Etanercept
250. SEFALOSPORİNLERIN SINIFLANDIRILMASI 1. KUŞAK
2. KUŞAK
3. KUŞAK
4. KUŞAK
Sefazolin Sefaleksin Sefadroksil Sefradin Sefalotin
Sefoksitin Sefaklor Sefprozil Sefuroksim Lorakarbef Sefotetan Seforanid Sefmetazol Sefamandol
Sefotaksim Sefpodoksim Seftibuten Sefdinir Sefditoren Seftizoksim Seftriakson Sefoperazon Seftazidim Moksalaktam
Sefepim Sefpirom
231