122 91 12MB
Turkish Pages 351 Year 2001
-----
MARX'IN t:KOLOJISi ---- Materyafi:m ve Doğa
John Beliamy Foster; Oregon Üniversitesi'nde sosyo loji profesörüdür. ABD'de yayınlanan Organizasyon ve Çevre Dergisinin editörlerindendir. Ayrıca Hung1-v For Profil (Kıir İçin Açlık), Capilalism and the Information Age (Kapitalizm ve En fo rma syon Çağı) ve In De/ense o( History ··Marxims and the Postmodern Agenda ·· (Marksizm ve J>ostmodem Gündem, Ütopva ravınlart2001) ad l ı kitapların da E. Meiksins Wood"la birlikte editörlüğünü yapmıştır. Kitaplarından The l"ulnerab/e Planet (Kırılgan Düııya1999) önümüzdeki g ü n l e rd e yayınevimiz tarafı n da n yayınlanacaktır.
�
ep os
©EPOS YAYlNLARI bilim-felsefe-politika kitapları John Beliamy Foster MARX'IN EKOLOJISI- materyaliun ve doğa İııgiliue'dtn Çtvireo: Ercüment ÖZbya YayımaHaz1rlayan: M Serdar Kayao�l u Kilabm Orijinal Adı:
MARX'S ECOLOG Y- materialism and nature © Montly Review Press -2000 Düzelti: Enan Altan, Özlem Şimşek Kapak Tasanmı: Memik KayaoAlu
Diıgi: epos BaskıveCilt
Başak Maıbaası (0.312) 384 27 61 Birinci Baskı, Ankara 2001 ISBN: 975· 6790-00-8
EPOS YAYlNLARI Olgunlar Sokak, No: 20115(06640)-Kızılay-Ankara Tel. Fax: (0. 312)425Cl!95-4258604
john Beliamy Foster
MARX'IN EKOLOJISI ma teryalizm ve doğa (MARX'S ECOLOGY- materlalism and na ture)
İngilizce'den Çeviren: Ercürnent Özkaya
�
ep os
HAZlRLANAN KİTAPLAR DEMOKRATiK PARADOKS-Chantal Mouffe İDEOLOJİ VE Ü TOPYA-Karl Maıınheinı • MARXTA MACHiAVELLi MOMENTİ-Mıguel Abensour • GENEL HUKUK TEORiSi ve MARKSİZM-Evgeni Pasukanis • KLİNİÖİN ])()(juşu -Mıchel Foucault • ZARARSIZ AŞIKLAR-Mik" Gane • KIRILGAN DUNYA- J. Beliamy Foster • ŞİDDET ÜZERİNE DÜŞÜNCELER - Georges Sorel • KAPITALIZMIN KOKENLERI- E. Meiks i ns Wood •
•
•
John Beliamy Foster, Marx'ın Ekolojisi
-mmerya/izm ve doğa, Çev.:Ercürnent Özkaya,
I. Baskı,Ankara2001, EPOS Yay.,352s. ISBN:975-6790-00-8
İÇİNDEKİLER
Türkçe Baskıya Önsöz 1 7 Önsöz 1 ll
Giriş·············································································'······ ı 7
1. Materyalist Doğa Kavrayışı . ... . . ... ...... .... ... .. . ........... . 43 .
..
.
.
.
.
.
.
.
.
2. Gerçek Dünyevi Sorun ........ .......................... . ... ...... .... . 104 ..
.
.
.
.
.
3. Papaz Doğacılar....... . . . . .... . ....... ....... . . . ...... . .......... 122 .
.
.
.
.
..
..
.
.
.
. .
.
.
4. Materyalist Tarih Kavrayışı .. .. ............. .................. ...... 151 . .
...
.
5. Doğa ve Toplumun Metabolizması..................................... l 95 6. Görüşümüzün Doğal Tarihsel Temeli . . . . .
...
. . ..
.... . .
...
. . . .... 242 ..
.
..
Sonsöz 1 ........... . ........ .. . .. . .. ........ ............ 30 ı .
Dizin / .. .. .. .... .. ..
.
.
.
....
.
..
.
.
.
..
.... . . ... . ... ....... . . ...... . 339 .
. .
.
.. .
.
.
.
Türkçe Basıma Önsöz
1884 yılında, bugünkü Türkiye'nin güneybatısındaki antik Likya* kenti Oenoanda'nın yıkıntılarında araştırmalar yürüten iki Fransız bilgini, !;>ü yük bir taş duvara nakşedilmiş bir kitabede Epiküros'un felsefi öğ retisinin bir açıklamasını buldular. Kırk metreden biraz daha uzun bir du vara nakşedilmiş 120'den fazla sütundan oluşan kitabede Epiküros'un fizik ve ahlak hakkındaki görüşlerinden geniş alıntılar yapılmıştı. Epi küros'un ölümünden yaklaşık beş yüzyıl sonra, MS 200 yılı civarında Oenoandalı Diyogenes tarafından yazdmidığı anlaşılan kitabe, Epi küros hakkında, Hegel ve Marx'ın zamanlarından bu yana giderek artan bilgimizin en önemli kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Oysa, He gel on dokuzuncu yüzyılın başlarında Epikür felsefesi hakkında yeni kaynaklar bulunmasının artık pek mümkün görünmediğini bildirmişti. Marx da bundan bir süre sonra Epikür felsefesi hakkında doktora tezini hazırladığı sırada, son derece kıt kaynaklara dayanarak yazmak zorunda kalmıştı. Türkiye'deki Oenoanda'dan başka iki keşif daha, Epiküros hakkındaki bilgilerimizi Marx'ın zamanına göre artırmıştır. Bunlardan ilki 1888 yılında, Vatikan kütüphanesinde Epiküros'un pek çok öğ retisini ve deyişini içeren on dördüncü yüzyıla ait bir elyazmasının bu lunuşu, ikincisi de on sekizinci yüzyıl sonlarında, antik Herculaneum kentinin
kalıntılarından
çıkarılan
yanmış
durumdaki
papirüs
to
marlanydı. Vezüv yanardağının MS 79 yılında püskürmesiyle lavlar al tında kalan Herculaneum'da Philodemus'un kütüphanesinde bulunan tam 1200 kömürleşmiş tomann büyük bölümü Epikür felsefesine ait me tinlerden oluşuyordu ve yıllarca süren çalışmaların ardından bu me tinlerin bazı bölümlerinin okunabilmesi mümkün oldu. Bugünkü Muğla ilinin doğu, Antalya ilinin batı bölümlerini içine alan Teke ya rımadasındaki antik bölge.
*
MARX'IN EKOLOJİSİ
8
Bu bulgulann önemi geçiştirilemez. Bacon, Kant ve Hegel gibi pek çok öneeli gibi Marx 'ın gözünde de, doğa hakkındaki bütün erekbilimsel __
�J!!�yışlann düşmanı olan Epiküros, antik Aydınlanmanın sembolüydü. Epiküros hakkında yaptığı doktora çalışması Marx'ın materyalist fel sefe ile ilk sistemli karşılaşması olmuş ve sonraki eserleri üzerinde derin bir iz bırakmıştı. Bu çalışma, aynı zamanda Marx ile on yedinci yüz yılın bilimsel devrimi arasındaki bağlantı halkasını da temsil eder. Söz konusu devrimin Bacon, Hobbes ve Gassendi (hatta bir ölçüde Boyle ve Newton) gibi en büyük simalan, geç ortaçağAvrupası'nın SkolastikAris taeuluğuna karşı isyanlannda Epikür atomculuğuna bağlanmışlardı. Epikür felsefesini Marx'ın gözünde çekici kılan, her şeyden önce, bu felsefenin bütün mekanist, �lirleniıp._Ei, indirgemeci, kuşkucu ve idealist anlayışlan bir yana iterek, materyalist bir bakış açısı sunmasıydı. Bu bir kez kabul edilince, Marx'ın doğaya yaklaşımının temelindeki birlik ko layca anlaşılır. Marx'ın doğal ve fizik biliminde bir ömür süren in celemelerinin başlangıçtaki temelini oluşturan ve Liebig'in toprağın sürdürülebilirliği mefhumu ve Darwin'in evrim kavramı gibi önemli bi limsel keşifleri kendi genel bakış açısına içeernekte gösterdiği beceriye yardımcı olan, bu genel materyalist doğa kavrayışıydı. Epikürcülüğün, aşın biçimde mekanİst olmakla ve tümüyle ta sarlamacı bir materyalizm geliştirmekle eleştiriise de, Marx'ın ısrarla vurguladığı gibi, temeldeki içkin diyalektiğinde, bunlann ötesine işaret etmiş olduğu bir gerçektir. Helenistİk felsefe üzerine önemli bir otorite olan Julia Annas'a göre, Epiküros'un "eylemlilik anlayışı. .. görece basit ve çekicidir. Uygun bir ussallık yeteneğini paylaşan hayvanlar ve bizler ey!ı;:_yi.f_i.leıiz. Bu durum, başlangıçtaki yapılanınamızla belirlenip sı nırla�l11-�ı§arzda gelişme
yeteneğine sahip olduğumuzu gösterir.
Eyleyiciler, çevrelerine esnek ve seçici bir tarzda karşılık verebilen ve çevreleriyle etkileşimlerinden öğrenebilen varlıklardır."' Epiküros, temelini ortaya çı�ış halinde bir gerçeklik olarak ma teryalist bir doğa anlayışından alan ��nsan özgürlüğüne dayanan; be lirlenimci olmayan bir felsefe ortaya koymuştur. "Şunu anlamalıyız ki" "}nsanın doğası .9:!!-�!l-�C?.� �U�!Jll�rın güc�nün çıplak zorlamasıyla
der,
ö_ğre�ilmiş ve daha sonra._ ise el kovan us gücü. farklı dönemler ve fark1Julia Annas, "Epicurus on Agency," Jacques Brufıschwıg ve Martha C. Nussbaum,
ed., Passionsand Perceptions (Cambridge: Cambridge University Press, 1993) için de,
71.
9
ÖNSÖZ
lı halkiara göre değişen bir gelişme hızıyla yapılan yeni keşiflerle bu dersleri i şleyip geliştirmiştir. ,n İnsanlar, bu maddi çevre içinde doğar ve ondan etkilenirler, bununla birlikte, çevrelerini ve böylece ken dilerini dönüştürmekte bir rol de oynarlar. Bakış açılarını tinselci bir doğa anlayışından türeten Stoacılar ve günümüz çevrecilerinin çoğunluğunun tersine, Epiküros, dünyaya ma teryalist ve diyalektik bir açıdan bakmıştır. Annas' ın belirttiği gibi; Stoacı evren, inayetin tasarladığı ve usun nüfuz ettiği canlı birevrendir. Epikür'ün evreni bu şeylerin hiçbirine yer vermez ve bu durum, insanın evrendeki yeri üze rinde büyük bir fark yaratır. Atomların boşluktaki hareketi, aralannda canlı ve du yarlı varlıkların da bulunduğu bileşimleri doğurur; ancak, atomların kendileri cansızdır. Epiküros, ya_şaya!!.._her..�yin ni�! bileşenlerinde de ha)''!!!>u!un_mas!nı talep eden panpsişistlere karşı çıkar. Bu yüzden, Epikürcü bir ruhlar alemi yok tur ... Dahası, Epiküros gerek bütün olarak dünya, gerek alt parçaları için, inayeti ve her türlü erekbilimi de reddeder. Dünya düzenli bir bütün olmadığı için, in sanlar dünya içinde müstesna bir yere sahip değildirler ve bir varlıklar skalası yok tur... Epiküros için dünyaya nüfuz eden ve ona (birçok bakımdan) önemini veren Stoacıların ussallığı gibi bir şey de mevcut değildir. Ussallık, Stoacılarda olduğu gibi. inşam hay _ van!�dan keskin biçimde ayırmaz. Hayvanlar da insanlar gibi öz ııı gürce hareket eder.
Epiküros'un materyalizmi, tinselciliği ve rnekanizınİ aynı anda red detmekle, insanlan evrenin merkezine yerleştirmeye yönelik bütün erekbilimsel anlayışlan da redderler ve mekanik belirlenirnciliğin bütün biçimlerini terk ederken, bunun yerine belirlenmemişlik, özgürlük ve evrimi seçer. Marx'ın gözünde, materyalizm, yani, "insanın bütün bilgisini, du yarlılığını, vb., duyular aleminden ve ondan çıkan deneyimlerinden tü rettiği" öğretisi, "zorunlu olarak... sosyalizm ve komünizmle bağlantılı" idi. Başka hiçbir felsefe, insanın çevre üzerinde olduğu kadar, "çevrenin insan üzerindeki etkisinin" evrimci hipotezine işaret etmemişti.ıv Daha önceleri Hegel, Felsefi Bilimler Ansiklopedisi'nde Epiküros'tan söz ettiği bir bölümde, "Materyalizrnde, eşit biçimde gerçek ve hakiki iki ll Epiküros, Letter to Herodotus, akt. George Thomson, Studies in Ancient Greek So ciety, c.2 (Londra: Lawrence andWishart, 1955), s. 312.
ııi Annas, Hel/enistic PhilosophyofMind, 134-35. 1\1
KarlMarx ve FriedrichEngels, Co/lectedWorks,
Publishers), 130.
c.4 (New York: International
lO
MARX'IN EKOLOJISI
ayn dünyanın varlığını öne süren bu ikiciliği aşmak, esasında Tek ola nın bu yırtıcı parçalanmasını hükümsüz kılmak yönündeki gayretli ça bayı görmeliyiz" demişti.v Bundan dolayıdır ki, Epiküros'ta!,l özg_ürlüğün eşlik. ettiği bir zo runluluk kavrayışını çıkartan Marx için, materyalizm,
bugün eko
lojinin diyalektiği diye adlandırılabileceğimiz bir şeye yakın bir anlam ifade eder.
John Bellamy Foster
Nisan 2001
v G. W.F. Hegel, Philosophy ofMind (Londra:
Oxford University Press, 1971 ), 30, 34.
*Referans notlarını, kitabın bundan sonraki bölümlerinde, okumayı zorlaştırmamak için her bölümün sonuna koyduk.Çünkü notlar, hem sayı hem de kapladığı alan ba kımından oldukça fazla yer tutuyor.
ÖNSÖZ
Bu kitabın ilk düşünülen başlığı Marx ve Ekoloji idi. Çalışmanın bir noktasında bu başlık Mar x'ın Ekolojisi olarak değişti. Başlıktaki bu değişiklik, Marx (ve ekoloji) hakkındaki düşüncelerimde son yıllarda çok sayıda kişinin katkısıyla meydana gelen dramatik değişikliği yan sıtıyor. Marx, çoğu kez{$koloji karşıt� bir düşün ür olarak nitelenrniştir. Fa kat ben, Marx'ın yazdıklarını bu tür eleştirileri hiçbir zaman ciddiye al mayacak derecede iyi tanıyordum. Bununla birlikte, The Vulnerable Planet: A Short Economic History of the Environment *(! 994) kitabıını yazdığım sıralarda, hiilii, Marx'ın ekonomik görüşlerinin her nasılsa düşüncelerinde i!